ingiliz futbolunda katır gibi koşmanın marifet sayıldığı yıllarda birleşik krallığın üzerine güneş gibi doğan 80li yılların altın çocuğu. bu adamın futbolunda bir ingilizden beklenmeyecek zarafet ve incelik vardı, futbol hayatı boyunca hiç kart yememiş olması futbolu kadar karakterinin de zarif olduğunun göstergesidir. en büyük şanssızlığı mexico 86'da maradona gibi bir devin zühur etmiş olmasıydı, attığı 6 golle turnuvayı gol kralı olarak tamamlasa da sahne tek kişilikti ve o sahnenin sahibi de maradona'ydı. "Futbol basit bir oyundur; 22 kişinin 90 dakika topu kovaladığı sonunda her zaman Almanların kazandığı bir oyundur." sözünün sahibidir aynı zamanda.

not: mexico 86 demişken; babam, ben ve abime o turnuvaya özel üretilen beyaz - yeşil desenli üzerinde simetrik açılarla dizilmiş küçük küçük futbol topları olan mexico 86 yazılı gömlekler almıştı, o gömleği o kadar severdim ki yırtılana kadar giymiştim, her tekstil ürünü gibi son nefesini toz bezi olarak vermişti son göreviydi.