20 eylül 2011 fenerbahçe manisaspor maçına annem ve yengem de gitmişti. Dün gibi hatırlıyorum, güzel günlerdi. Sözlükteki ve tüm camiamızdaki kadınların FENERBAHÇELİLER günü kutlu olsun.

her maç binlerce biletin hibe edildiği yosmaspor.
ha derseniz bu şerefsizler bi şekilde ekstra avantaj sağlıyor mu, tabi ki evet.
bizim sosyeteyi tribünden siktir etmek lazım. tribünlerin çoğu boş kalsın daha iyi. bu ibişler, bağıracak adamı da kendine benzetiyor.

iki bucuk yil sonra entry giren yazar. Umarim kalici olur :)

Yazadursun.

Yaz transfer döneminin son haftasında ismi tekrar anılmaya başlanan İsveçli kanat oyuncusu. 1995 doğumlu, 2017-18 sezonundan beri Championship ekiplerinden Bristol City'de oynuyor. Annesi Brezilyalı, babası İsveçli. Futbola İsveç'te Felkenberg altyapısında başlıyor. 4 sene kadar İsveç 1.Ligi’nde zirveye oynayan takımlardan AIK Solna ve Norrköping’de forma giyiyor. Ardından transfermarkt.com kayıtlarına göre 2 m eur bonservisle 3 yıllığına Bristol’un yolunu tutuyor. Geçen sezonu kupalar dahil 40 maçta 13 asist 3 golle tamamlarken kulübü sözleşmesindeki opsiyonu kullanarak onun 1 sene daha Championship’te kalmasını sağlıyor.

Bristol City, geçen sezonu 46 maçta topladığı 63 puanla 12. Sırada tamamlamış. Pandemi sürecine kadar takımın başında olan genç teknik adam Lee Johnson onu ligde 37 maçta kullanmış, bunların 23’ünde ilk 11’de yer almış. Ağırlıklı olarak 442 ve 4231 düzeniyle oynayan takımda Niclas’ı orta sahanın hem sol hem de sağ kanadında görebiliyoruz. Pandemi dönemi tekrar başlayan ligde takımda teknik direktör değişikliği yaşanıyor ve göreve 352 yanlısı Dean Holden geliyor. Holden’ın gelişiyle birlikte Niclas’ın yedek kulübesinde kaldığını görüyoruz; muhtemel defansif zafiyetlerinden dolayı, yeni hocası onu 5’li orta sahanın kanatlarında düşünmüyor.

Hızı ve hızlanma kabiliyeti ile iki yöne de çalım atma becerisinin olması, hem çizgiye inebilmesi hem de içe kat ederek oynayabilmesi, son 3 sezonda 30’dan fazla maça çıkması ve kadromuzda bu tip bir kanat oyuncusu olmaması nedeniyle olası bir transfer durumunda mutlaka katkı sağlayacağı söylenebilir. Bununla birlikte, İsveç’te genç ve ümit milli takımlar seviyesinde 14 kez forma giymesine rağmen, hiç A Milli tecrübesi yok; ceza sahası ya da içinden şutu/gol vuruşu olan bir oyuncu değil, zaten kariyeri boyunca bir sezonda 10 gol kaydedebilmiş bir oyuncu da değil. Yine de hedef santraforlu oynanan düzenlerde kanatlara yaratıcılık katacak meziyetlere fazlasıyla sahip. Perotti’nin tecrübesinin yanından bile geçemese de ondan çok daha istikrarlı olduğu bariz. Zinckernagel ile kıyaslamak yanlış olur; zira, Zinckernagel şu an İskandinavya toprakları üzerinde hak iddia edecek seviyede bir performans gösteriyor.

2020-2021 sezonunda fenerbahçe'ye takılan komik lakap. Stoperleri hem tip olarak hem özellik olarak feminemdir. 1.90 boyları olmasına rağmen kafa toplarına çıkamazlar (*) . Elle tutulur tek kanat oyuncusu hastane masrafları maaşının yarısı kadar olan kronik perotti'dir. Santrafor mevkisinde oynayan oyuncusu eyt'li (*) cisse'dir. Bunları Erol bulutu korumak için demiyorum yanlış anlaşılmasın. Sadece kadromuz ne başak'tan ne bjk den ne de gs den iyi, onu anlatmaya çalışıyorum. Süper, uçan kaçan kadro muhabetine fenerbahçe'liler de çanak tuttuğu için galatasaray ve beşiktaş eldeki yetersiz kadro ile bir şeyler başarıyormuş triplerine giriyor. Tv yorumcuları sanki Fenerbahçe'de los galacticos kadrosu varmış gibi her puan kaybında fenerbahçe hocasına, bu kadro ile böyle puan kaybı yapılmaz böyle oyun oynanmaz gibisinden laflarla saldırıyorlar. Gs bjk puan kaybettiğinde kadro yetersiz biz kaybettiğimizde los galacticos kadrosu yanlış oynatılıyor muhabeti oluyor. Burada tüm suçlu futboldan anlamayan ve osuruktan transferler ile gaza gelen fenerbahçe taraftarıdır. Taraftarın, Transfer edilen oyuncuların niteliği ile niceliğini ayırt edemediği için bugün ortaya bu sonuç çıktı. Zamanında düzgün sert stoper alınsın, dört tane çürük kanat yerine iki tane adam akıllı kreatif kanat alınsın diye yangın yapılsaydı bugün bu durumda olmayacaktık.