Bu realitenin birden fazla nedeni vardır.bunlardan biri Fenerbahçe'nin 1959'dan 1980'lere kadar ülkenin futbolunda hegemonya oluşturmasıdır.sahada kazanılan başarı, doğal olarak sinemaya da etki etmiştir.ayrıca yeşilçam'daki çoğu yönetmen ve oyuncu da Fenerbahçelidir.bugün durum değişmiş olsa da 90'lara kadar halkın büyük çoğunluğu Fenerbahçeliydi.ne kadar önemli bir veridir bilmem ama Milliyet gazetesinin 70'li yıllarda yaptığı bir Çalışmaya göre halkın yüzde 60'ı Fenerbahçeliydi. Galatasaray, beşiktaş ve diğer kulüpler ise yüzde 40'lık dilimi paylaşıyorlardı.Diğer taraftan bu dönemde Fenerbahçe için "Halkın takımı Fenerbahçe" Tabiri zihinlere yerleşmişti. Galatasaray küçük ve kapalı bir zümrenin elindeyken Fenerbahçe ise halka ait bir kulüp olarak görülüyordu.bugünlerde bazı densizlerin alay ettiği "Fenerbahçe cumhuriyeti" Boşa ortaya çıkmamıştı yani.sonuç olarak tüm bu etkenler toplumda genel bir Fenerbahçe sempatisinin oluşmasını ve toplumsal sorunların işlendiği yeşilçam filmlerinde de halkın takımı olan Fenerbahçe'ye göndermeler yapılmasını sağladı.ilerleyen süreçte, sözgelimi 2000'lerin başında ise Galatasaray'ın Avrupa başarıları kulüp için bir sükse yaratmış ve bu dönemdeki genç neslin Galatasaray'a ilgi göstermesine neden olmuştur.buna karşın televizyon ve sinemada kayda değer bir Galatasaray etkisinin oluşması için yeterli olmamıştır.günümüzde ise tv dizileri ve sinemada, yükselen bir değer olarak beşiktaş etkisi göze çarpmaktadır.