sportif direktör gibi bir görev alması ne kendisine ne de kulübe hiçbir fayda getirmeyecek büyük fenerbahçe efsanesi.

onu canlı canlı izleyebilmiş bir taraftar olarak ona eski futbolcu demek bende çok yetersiz kalıyor. bu adam son 100 yılda bu topraklarda yetişmiş en yetenekli futbolculardan biridir ve kalleşçe, bilinçli ve kasıtlı şekilde sakatlanarak futbol hayatı en parlak dönemlerinde dibe inmiştir. dönemin tıbbi olanakları onun tekrar sahalara dönmesi için yeterli olmadığından kariyeri kısa sürmüştür. siyasi düşüncelerinden ve yakınlıklarından zerre haz eden biri değilim ve hatta onu sahada top ayağına gelince canlı canlı izlemeyenlerin ona bir efsane gözüyle bakmasının mümkün olmayacağını da biliyorum; lakin, mehmet demirkol gibi entellektüelliği kendinden menkul gizli işsiz laf ebelerinin onu gömen yorumları aklıma geldikçe de dellenip bunları tekrar tekrar yazmadan duramıyorum.

rıdvan dilmen, aynı ali koç gibi, aynı aziz yıldırım gibi, büyük bir fenerbahçe fanatiğidir. bu fanatiklik işler yolunda gitmediği noktada gözleri kör edip yerinde ve zamanında aksiyonlar alınmasını engellemektedir. son 20-25 senedir bu durumu defalarca yaşadık ve bir anlık öfkeyle alınan kararlar yüzünden çok sezonu daha başlamadan kaybettik.

bu pozisyon için ortada zeki önder özen gibi hem samandırayı hem kulübün dinamiklerini gayet iyi bilen, yürekten bu renklerin aşığı ve taraftarın beklentilerinin bilincinde olan; aynı zamanda da, kulüpten ayrı geçirdiği 10 yılın her anını tamamen futbol yönetimi odaklı tecrübelerle dolduran bir isim var. ama başkanın kafasındaki fenerbahçe'yi bir türlü anlayamadığımız için, önder özen gibi iş bilenleri kulüpte görmek mümkün değil.
spor müsabakalarında (genellikle futbol) tüm taraftarı gelecek olan tezahürata katmak için söylenen bir haykırış.

ha hiç bir zaman herkes bağırmaz, giden de olmaz. demek ki vazgeçmek gerek.
ele bir şey geçmiyorsa uğraşmak beyhude.

ukde: zaxd.
3'ü büyükler (fenerbahçe-galatasaray-beşiktaş) olmak üzere 6-7 takımın her birini o haftaki puan durumuna göre kollayarak/doğrayarak bu 6-7 takımı birbirine yakınlaştırma eylemi ile oynanan oyundur. bu pislik beinsports türkiye'ye geldikten sonra da iyice ortaya çıktı. insanlar her geçen gün birbirine düşman oluyor.

fenerbahçe-trabzonspor arasında 2011 yılından beri süregelen bir husumet vardı ve bu husumet yavaş yavaş etkisini kaybediyordu. ta ki bu yıla kadar. elin arap'ı ister mi bu husumetin azalmasını? hemen el attı.

ben lig tv zamanlarında insanların bu kadar düşman olduğunu hatırlamıyorum birbirine. yine vardı tabi ama bu kadar fazla değildi. şimdi insanlar iyice kutuplaşmış. birilerinin artık çıkıp dur demesi gerekiyor bu düzene.

maalesef toplumumuzun çoğunun tek eğlencesi futbol ve onu da zorla elimizden alıyorlar. tüm takım taraftarları toplanıp prosteto yapabilir mi? yapabilir ama yapmaz. herkes kendini düşünüyor. bu düzen de böyle devam ediyor. birilerinin istediği oluyor.

zaten beinsports türkiye'ye geldikten sonra futbol iyice geriledi. şampiyonlar ligi'ne giden takımlarımız 5-6 yiyip dönüyor. beşiktaş'ın iyi performans gösterdiğine bakmayın, o kadro mükemmel bir kadroydu. zaten beinsports 2017 yılında geldi türkiye'ye yanlış hatırlamıyorsam. beşiktaş o zaman sistemi zaten kurmuştu. sonra çöktü işte.

galatasaray'ı ise biliyorsunuz. 2 sezondur gidip 5 yiyip dönüyorlar. biz gitsek farklı mı olacak? belki nispeten daha iyi oynayacağız. ama bizim de durumumuz pek farklı olmayacak. bunda en büyük etkenlerden birisi de lig üzerinde oynanan oyun. takımlar lige, iyi futbola, saha içine odaklanmak yerine saha dışına odaklanıyor ve bu da başarısızlığa yol açıyor.
Kotu gunlerini geride birakmak uzere olan takim.

5 yilda 2 bjk, 3 gs sampiyonlugu gorduk maalesef ama bu surecte allahtan basari sonrasi dogru duzgun bir yapilanma saglayamadi bu iki takim. Besiktas batmak uzere, kampanya acikladilar ve tamamen altyapiya yoneliyorlar. Galatasaray ise ligi 3 kez kazanmasina(*) ragmen avrupada hep samar oglani oldu oturakli bir kadro muhendisligi olmadigi icin. Mevcut kadrolarina bakarsak yasli ve asiri maliyetli 7 8 oyuncu, kritik mevkilerde kiraliklar, rotasyonda gereksiz bir ton topculari var. En onemli degerleri olan kurtarici muslera'da maalesef sakatlaninca tekrardan yapilanmaya girecekler muhtemelen, topcular neysede hoca ve yonetime kadar gider bu is. Bizim icin cok iyi haber bunlarin kaosa girmesi. Meydan bosaliyor.
Gelelim bize, mali olarak bu iki takimdan da daha iyi adimlar attik. Basta baskanimiz ve taraftarimizin cabalariyla -zaman zaman hatalar yapilsa da- para kismini iyi idare ettik,ediyoruz da allah'in izniyle. Dogru yoldayiz ve mali yapimizi cok daha iyi hallere getirecegiz. gs ve bjk'nin mevcut dususune bakilirsa artik sahneye bizim cikmamiz gerekiyor turk futbol dinamiklerine gore, cikacagizda. 2 yilda cok buyuk dersler aldi yonetim, seneye artik acemi olmayacaklar.

Kadromuzda cok degerli genclerimiz var, iyide bir iskelete de sahibiz. Altay-serdar-gustavo-muriqi lig icin fazlasiyla yeterli bir iskelet. Yapilmasi gereken tek sey soru isareti barindirmayan istikrarli oyunculari takima kazandirmak ve uygun bir hocayi getirmek. Evet hocamiz yok ama iyi tarafindan bakarsak kizmayinda hocaya pek ihtiyacimizda yok, kadrodan birsuru adam ayrilacak ve yerlerine gene bir suru transfer yapilacak. Defans hatti komple degisecek, kanatlara ve hucuma yeni takviyeler olacak, altyapidan bazi gencler a takima cikacak, transferini acikladigimiz ismail yuksek ile baris sungur bile yazin katilacak. Sampiyonluk iddaamizin olmadigi ve kadronun idarelik oldugu 8 hafta icin hocanin gelmemesi daha hayirli olacaktir.

Fiksturumuze ve ustumuzdeki takimlarin durumlarina bakarsak lig siralamasinda 3.luk zorlanir mi bilmiyorum ama 4.luk gayet olasi duruyor, yani uefa icin kupa artik olmazsa olmazimiz degil. Varsin on eleme oynayalim, sezonu erken acalim. Siralama ne kadar yukarida olursa yayin gelirlerinden de o kadar fazla aliyoruz.
Kotu gunlerini geride birakmak uzere derken inanin gayet ciddiyim ve inancim baya yuksek.