Düşürülmesi yerli oyuncu yetişmesine hiç katkı vermeyecek kuraldır. Eğer cidden yerli oyuncu yetiştirmek istiyorlarsa Romanya ligindeki gibi ilk 11de belli sayıda 23 yaş altı altyapı oyuncusu zorunluluğu getirilebilir. Tabi o zaman da altyapı oyuncusuyla başlayıp birinci dakikadan değiştirebilirler(romanyada yapıldığını hatırlıyorum) ama bunu da o oyuncular sakatlık olmazsa en az 45 dakika süre alacak şeklinde bir kuralla çözebiliriz. Bir ile başlar iki sene sonra 2 bir sene sonra da 3 yaparız.
göklerden gelen bir karar doğrultusunda değiştirilmesi için mücadele ediliyor. futbolun esas faktörlerinden bunu destekleyen bir iki kişi dışında pek açıklama okumadım, ama değişmesi gerekiyormuş. neden ? diyorsunuz, cevap yok. böyle ipe sapa gelmez tipler yönetiyor işte futbolu.
hasan ali kaldırım'ın galatasaray'a olası transferi sonrası yine akıllara gelen.
şimdi hak yerine genç ve dinamik bir sol bek almak vardı ama neredeee?? yabancı sınırından dolayı iki kulüp 30 yaşını geçmiş yavaş ve yeteneksiz bir futbolcu peşine düşüyor. neden? çünkü yabancı sınırı. normalde göztepe'de 200bine sözleşme alacak ya da fenerbahçe ile 300bine sözleşme uzatacak adam şimdi büyük kulüplerden belki de milyonluk sözleşme alacak. hayır bir de öyle bir mevki ki bu sol bek, kısırlaşmış vaziyette. sol bek eksikliği var bu dünyada, özellikle türkiye'de.
İddianın ortaya atılmasından bu yana günler geçti fakat TFF'den resmi bir açıklama yok. Transfer dönemi başlayacak ve bu sezondan itibaren uygulanması mümkün değil bence. Bir sonraki sezonda uygulanır bugün karar alınsa. Öyle hadi hemen düşürün sözleşmeleri diyemez kimse doğru düzgün yönetilen bir ülke olsak. Fakat burası Türkiye her an her şey olabilir. Transfer döneminin son gününde bile bu sezon yabancı sayısını düşürdük diyebilecek tıynette şahısların yönettiği memleket burası.
Kulüplerin bastırıp bu karar karşı çıkması, olmazsa da ne olacağının ivedilikle karara bağlanmasını sağlamalı. Kimse önünü göremiyor.
2 gün sonra resmi transfer dönemi başlayacak ama TFF hiçbir açıklama yapmıyor konu hakkında. Bu saatten sonra 2020-2021 için bir değişiklik yapılamaz. Burası Türkiye elbette ama olması gereken budur.
Zaten hiç değişmemesi de gerekiyor ya neyse.
Türkiye Futbol Federasyonu ile Süper Lig Kulüpler Birliği Vakfı arasında Riva'da 6 saat süren bir toplantı yapıldı.Toplantının ana gündem maddeleri önümüzdeki sezonlarda düşürülecek olan yabancı sınırı, 2020/21 futbol takvimi ve kamp dönemleri görüşüldü.
Kulüpler, yabancı sınırı ile ilgili de soru ve görüşlerini TFF'ye iletti. Yabancı sınırının önümüzdeki sezonu etkileyip etkilemeyeceği, hangi noktada devreye gireceği soruldu. TFF, yabancı sınırının 3 sezon içerisinde kademe kademe düşürüleceği ve 12-10-8 şeklinde bir geçiş olacağı cevabını verdi.
_____________
Cümleten geçmiş olsun.
Neden? sorusunun cevap bulamayacağı bir bir başka sınırlandırma.
Son zamanlarda toplumda her şey sınırlandırmak için büyük bir çaba var. Futbol da bundan nasibini alıyor işte.
Çok da umursamamak gerekiyor her şeyde olduğu gibi bu da 3 harfli...
ülkede liyakate değil de isimlere önem verildiğinin bir başka göstergesi olan lanet olasıca uygulama.

bugün çıkıp bir tane yönetici bile yabancı sınırının düşmesi hakkında mantıklı bir açıklama yapamaz. bakın o kadar iddialıyım; ne kadar çalışırlarsa çalışsınlar konuşmalardan önce, bir tane aklı başında futbolseverin karşısında kekelerler. çünkü o kadar saçma bir kural ki, saçma argümanlar bile kullanılamıyor kendisini savunurken.

milli takımımız yıllar sonra iyi bir hal almaya başladı. hepimiz mutlu olmadık mı bu sene milli takımın performansıyla? fransa 'yı 2-0 yendiğimiz maçta yaşadığımız sevinç, iç sahadaki izlanda maçında gruptan çıktığımız zaman yaşadığımız sevinçler daha dün gibi aklımda. tff yöneticileri filan da çıkıp tebrik ediyordu milli takımımızı o zaman. ne oldu da birden dönüyorsunuz? über bir proje mi geliştirdiniz yoksa? türk futbolu çağ mı atlayacak?

türk futbolcuların önünü açmak istiyorlarmış, bak sen. tarık çamdalların , alper potuk 'ların önlerini açmaya devam edin bakalım siz. milli takımımızda adamcılığın hat safhada olduğu, 1-0'lık izlanda maçı'nda(*) bile doğru düzgün sevinenlerin olmadığı zamanları ne çabuk unutuyoruz? milli takımın maçı olduğu günün akşamında öğreniyordum maçımız varmış diye. milli takım sadece 3 yılda şaha kalktı şaha. şu yabancı sınırı biraz genişletildi diye şaha kalktı, yoktan var oldu bildiğiniz. ama hala yabancı sınırı konuşuluyor. çünkü türk futbolcu yetiştireceklermiş.

türk futbolcu yetiştirmek, yabancıların ülkeye girmesini engellemekle olmaz. mesela bir kural koyarsın. altyapı ndan 2 oyuncu oynatma zorunluluğun olur ilk 11'de. işte o zaman futbolcu yetiştirirsin. ya da rezerv takım gibi uygulamalar yapabilirsin. bu projeler çeşitlendirilebilir. neyse işte dediğim gibi yabancıların ülkeye girişini engelleyerek futbolcu yetiştirilemez! çünkü sayısı azalan bir şeyin değeri artar. mesela bugün yabancı sınırı gelsin, irfan 'ın değeri 7 milyon euro'dan 12 milyon euro'lara çıkacak belki de. çünkü yabancı sınırı var ve irfan değere binecek. fenerbahçe , galatasaray ve beşiktaş gidip alper'lerin peşine düşecek.

mesela bugün ben bir futbolcu olsam; fenerbahçe , galatasaray ve beşiktaş benim peşime düşse, benim değerimin en az 3 katı kadar sözleşme alacağım çok aşikar. mesela fenerbahçe 2 milyon önerdi. beşiktaş 2,5 milyon önerdi sonrasında. gs 3 milyon önerdi. böyle böyle devam etti ve en sonunda gittim fenerbahçe ile 4 milyon euro'luk sözleşme imzaladım. 4 yıllık sözleşme olsun bu, 16 milyon euro garanti param olacak ve söğüşleyeceğim kulübü. hayatımın parasını kazandığım için kendimi geliştirme derdim olmayacak. niye? çünkü zaten kendimi geliştirme derdim olsaydı türkiye 'de kalmazdım. ama işte yabancı sınırı olmasaydı kimsenin olmazsa olmazı olmayacaktım. kulüplerin benden başka alternatifi de olacaktı ve ben kendimi geliştirmek zorunda kalacaktım. belki de yurt dışında gidecektim çünkü orada alacağım sözleşme ile burada alacağım sözleşme arasında dağlar kadar fark olmayacaktı ve yurt dışında kariyer yapma ve kendimi geliştirme fırsatı bulacaktım. ama şimdi kulübü söğüşleyeceğim 4 yıllık sözleşmede 16 milyon euro kazanarak. hayatımın geri kalanında yetecek bir para nasıl olsa. niye geliştireyim ki kendimi? yurt dışından gelecek bütün futbolcular da bu amaçla gelecek zaten: para kazanmak . yine aidiyet hissetmeyecek oyuncular, zevksiz maçlar izleyeceğiz.

yabancı sınırının birazcık olsun genişletilmesi(*) türk futbolu'ndaki gençlerin avrupa 'ya gidip kendini geliştirmesine yol açtı. mesela yabancı sınırı olsaydı çağlar 'lar, merih 'ler, cengiz 'ler yetişir miydi? hayır, çünkü bu futbolcular türkiye 'de ederlerinin 5 katı kadar para kazanacaklarını bildikleri için kendilerini geliştirmeye ihtiyaç duymazlardı. ama şimdi paşa paşa çalışıyorlar ve gerçek mutluluğun da farkına vardılar. yatmıyorlar, sürekli kendilerini geliştiriyorlar. işte yabancı sınırının azıcık genişletilmesi sonucunda bile neler olduğunu görüyoruz.

anadolu takımları yıllar sonra ilk defa potaya girdi. alanyaspor , sivasspor , trabzonspor gibi kulüpler iyi bir scouting ekibi ile düşük bütçelere güzel takımlar kurdular. modern futbola uygun akıllarla ilerlediler. bunun yanısıra gazişehir gibi kulüpler de transfer ettikleri iyi oyuncularla lige çıktıkları ilk senede ligde iyi bir pozisyona geldiler ve gelirlerini iyi kullanıyorlar. ligimiz daha da çekişmeli ve heyecanlı hale geldi. bugün daha heyecanlı maçlar izliyoruz, hiçbir maça garanti gözüyle bakamıyoruz. ligimizin eksikleri var mı? evet elbette ama eskiye göre daha da iyileşiyoruz. çünkü daha iyi futbol akılları olmaya başladı, daha iyi transfer ler olmaya başladı. zaten çok ahım şahım bir gelirimiz yok, yabancı sınırı ile de bu gelirler iyice düşecek çünkü kimse bu boktan ligi izlemek istemeyecek.

bir de anlamadığım diğer bir husus türk futbolculara neden bu kadar değer verildiği. mesela bugün nagatomo, galatasaray'dan ayrılırken son antrenmanında ağladı. bilmeyen varsa gs twitter hesabına girip bakabilir. ben bir tane türk futbolcu hatırlamıyorum böyle yapan. belki vardır ama çok az. aynen kardeşim ama türkler aidiyet hissediyor. alex, muslera gibi futbolculara hiç girmiyorum bakın. bir sürü örnek gösterebilirim size buradan. ama soran olursa türkler aidiyet gösteriyor, yersen.

ben kendi adıma konuşacak olursam yabancı sınırı gelirse ligimizde sadece fenerbahçe 'yi izlerim. o da şampiyonluk yarışında olursak. eğer olmazsak hiç izlemem. ne diye gelip kulüpleri sömürecek 5 para etmez futbolcuları izleyeyim ki? ne diye tolgay 'ları alper 'leri izleyeyim ki? 8+2 kuralında belki yine izlerim ligimizi ama 2 sezon sonra bok gibi ligimiz olacak ve asla izleyesimiz gelmeyecek. çünkü bu kural ilk geldiği zaman vasatlaştırmayacak ligimizi, yavaş yavaş vasatlaştıracak ve iğrenç dönemler yaşayacağız 3 yıl sonra. sonra toparlanmamız yine bir 3-4 yılımızı alacak. al sana türk futbolu'ndan çalınacak bir 10 yıl daha. ama durun ya daha dünya kupası nı falan getireceğiz müzemize, yabancı sınırı geldiğinde tarık 'lar alper 'ler hepsi messi 'ye dönüşecek. xd
neyse yabancı sınırı gelsin de şaha kalkalım ya. daha da gelişelim. süper güç falan olalım dünya futbolunda. sırf döviz dışarı çıkmasın diye getirildiği o kadar aşikar ki :) kötü ekonomik yönetimlerin bedelinin futbola yansıması. neyse daha fazla ileri gitmeyeceğim siyasete girecek burdan sonrası.
biliyorum çok fazla yazdım artık bitireyim. yabancı sınırı kesinlikle gelmemesi gereken iğrenç bir kural. hele 4 yabancıyı tribünde oturtup bir de üstüne maaş ödeyeceğimiz gerçeği aklıma gelince kanım donuyor. umarım gelmez bu kural ama gelecek gibi. açıkçası türk futbolu 'nun geleceği hakkında en ufak bir ümidim yok ne yalan söyleyeyim. bekleyip görelim bakalım.