Sezonun en kritik maçlarından birisi adana demir iyi bir takım. Sağlam futbolcuları var fenerbahçemiz ise yoğun bir hazırlık kampı gecirdi ve maç tecrübesi ve kondisyonu adanaya göre daha yüksek. Avrupa ve şl ön elemelerinde boy göstermenin avantajı oyuncularımızın maç eksiği adana demir takımına göre daha az. Bu avantaj sahaya yansıyacaktır. Kasımpaşa ve wien maçlarındaki performansın üzerine koyacağımız kanaatindeyim lakin önemli bir eksiğimiz olacak o da joshua king'in sakatlığı. Forvete valencia serdar ikilisi ile başlar diye düşünüyorum. Orta sahada arao zajc lincoln'ün oynayacagini düşünüyorum defans dörtlüsü ise bozulmaz belki sol beke alioski'yi koyar.

Ayrıca osayi Samuel ve onyekuru vs'sini de sabırsızlıkla bekliyorum. (*)
Tamamen elimizdeki bonservis parasını seneye aktarabilmek için almak istediğimiz orta saha.

Şu an çok gereksiz evet katılıyorum ama bence sosa seneye bizle olmayabilir,tolga da heralde seneye artık uzatmaz ve ozan'ında satılacağını varsayarsak orada bir 8 numara transferi kesin. yönetimde bunu yazın değil şu an yapmak istiyor. Gs yede piçlik yapmak istiyor aynı zamanda tabi djfjjf.

Neyse şöyle bir durum var en kötü euro 21'de ki performansa göre kendisini satıp tekrar bonservis geliri elde edebiliriz ve ffp'ye uyarız yazın diye düşünülüyor bence çok mantıksız bir hamle değil ama o paralara irfan'dan daha iyi bir orta saha bulunabileceğine eminim. abartmaz ali koç umarım o kadar para verilecek bir oyuncu değil. Türüç ve 5 milyon civarına bitsin bitecekse.

İrfan kötü oyuncu değil ama arkadaşlarında bahsettiği gibi istikrarsız. Oyun içinde her an hayalet gibi kaybolabiliyor fenerbahçe bunu yapabileceği bir kulüp değil. Ozan'ın temposunun yarısı da olmaması cabası yürüyerek oynuyor bu takımın dinamizmini düşürecek.mesut'un da geldiğini ve kesin oynayacağını düşünürsek arkasına tempolu iki adam lazım. Böyle orta sahamızın temposu baya düşecek ve sert takımlar çok sindiir bizi bu da iyi olmaz.
Bakın çok enteresan.

Son 4 lig maçında gs'nin rakipleri hep 1 kişi eksik kalmış. Öyle ki bu 4 maçın 3ünde gs penaltı kazanmış. Hatta öyle ki bu 3 penaltı da gs'nin ilk golü olmuş.

Hatta ligin başındaki başakşehir ve Gaziantep fk maçlarında da gs'nin ilk golleri yine penaltıdan.

Buna karşın gs sadece 2 defa eksik kalmış. Diyebilirsiniz ki demek ki kırmızı kartlık müdahalesi olmuyor bu formanın içindeki oyuncuların. Fakat biliyoruz ki hemen her maç hentbol ve voleybol karışımı bir teknik ile müdahale ediyor bu formanın içindeki yürekler. Ama yüreği olmayan mhk hakemleri o kırmızı kartı gösteremiyor elbette.

Xd

Biz de kötü oynuyoruz başkan gitsin, hoca gitsin, sosa gitsin falan devam edelim.
(bkz: #45013), futbolun neden çok toplumsal bir alan olduğunu ve futbolun üstünde niçin çalışılması gerektiğini gösteren hoş emarelerden biri.

futbol, şu sıralar akademide de oldukça tartışılan post-truth'un çok net gözlenebileceği pek ilginç bir sektör. ben alter egom olan futbolseverlik dışında biraz haşır neşirim bu mevzularla, o yüzden yakinen takip edip öğrenme ve yeri geldiğinde fikir beyan etme durumum olabiliyor.

ama tabii futbol pek hakir görülüyor bu tartışamaların yapıldığı çevrelerde genelde. bunu kimse de tamamen haksız görmez muhtemelen. ama futbolda topluma dair öyle nüveler, o kadar ilgi çekici doneler var ki.

mesela (bkz: #45013)'de bahsedilen olay çok doğru. ve direkt olarak bir post-truth örneği bu. hatta şimdi bu entrynin benzerini ekşiye de gireceğim.

özetle post-truth, özellikle sosyal medyanın etkisiyle her bir insanın kendi gerçekliğini kurması ve buna inanması anlamına geliyor. neyin tam olarak ne olduğunun tam bilinemediği, bilinse de insanların buna inanmayı seçmediği durumlara yakıştırılıyor bu tabir. şu "aşıda çip var" muhabbetlerinden düz dünyacılığa kadar çok geniş bir skalada kendini gösteriyor bu durum. sırf bu komplocularla da sınırlı değil mevzu. hemen hepimiz inandığımız şeyi doğru çıkarmak için detaylar arıyoruz yer yer. bu futbolda da pek fazla.

bir fblinin gs'yi "haydut takım" görmesi ve tıpkı bunun gibi bir gslinin de fb'yi aynı şekilde değerlendirmesi bir post-truth örneği mesela. esasında üç aşağı beş yukarı benzer bu camialar. ikisinde de saldırgan oyuncular var, ikisi de geçmişinde hakem ayartmıştır, ikisi de transfer şikesine karışmıştır. vesaire vesaire. ve 2 taraf da bunları haklı göstermek için kendi gerçekliğini kurup bunun üzerinden anlatır durumu. sonuçta 2 taraf da kendi gerçekliğine inanmış oluyor yani.