nam-ı diğer mr.duracell. tuncay şanlı'dan sonra hırs açısından kulübümüze gelmiş en kariyerli oyuncudur. aynı yaştaki sosa barlarda kulüplerde gezerken, kendisi hırsıyla, azmiyle, futboluyla fenerbahçe'nin sembol isimlerinden biri haline gelmiştir. yaşın sadece sayılardan ibaret olduğunu bize fazlasıyla kanıtlamıştır.
dolandırıcılıktan hapis yatmışlığı olan galatasaray efsanesi. işin komiği dolandırdıkları arasında gsde var ve halen bu camia tarafından efsane olarak lanse ediliyor. adamların efsaneleri arasında fatih terim hakan şükür felipe melo arif erdem popescu hagi falan var. neyse popescu olayına dönersek popi dolandırıcılığı gs yöneticileriyle birlikte yapıyor hikayesi aşağıdadır;

Elin oğlu adı Popescu olsa bile usulsüzlük yapana hiç acımıyor, Türkiye'de ise yapanın yanına kar kalıyor.

Popescu’nun yaşadığı olayı biliyor musunuz?

Menajerlik yaptığı dönemde bazı usulsüz transferlere adı karışan Gheorghe Popescu, 3 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırıldığı için demir parmaklıklar ardına düştü.

Popescu’nun kim olduğunu söylemeye gerek yok... Müthiş bir isim... Romanya’nın yetiştirdiği çok büyük bir futbolcu... Barcelona ve Galatasaray’da da top koşturan efsane bir sporcu... Galatasaray ile Arsenal arasında oynanan UEFA Kupası finalinde son penaltıyı gole çevirerek ülkemizi sevince boğan büyük bir değer.

105 kez milli takım formasını giyen Popescu, geçen yıl tutuklanmasaydı eğer, çok büyük bir olasılıkla, Romanya Futbol Federasyonu Başkanı olacaktı.

Ama tutuklandı ve hayatı karardı.

Peki ne yaptı Popescu? İddia şu: 1999 ila 2005 yılları arasında gerçekleşen 12 transferde usulsüzlük yaptı ve vergi kaçırdı.

Şimdi... Konunun bizi ilgilendiren en önemli parçası şu: Popescu, bu 12 transferden birini Galatasaray ile yaptı. Galatasaray’a futbolcu getirdi. Ne zaman mı? 2003 yılında... Kimi mi getirdi? Florin Bratu’yu... O dönem Rapid Bükreş’te forma giyen Florin Bratu’yu...

Peki bu operasyonun perde arkasında ne var? Hiç sormayın!

Direkt yazayım... Mahkeme kayıtlarında yer alan iddiaya göre... 630 bin Dolar’lık Bratu, Galatasaray’a 2 milyon 750 bin Dolar’a itelendi.

Kazığın, en hafif tanımla kazığın, büyüğünü görüyor musunuz?

İyi de... Galatasaray 2 milyon 750 bin Dolar verdiğine, Rapid Bükreş’in kasasına 630 bin Dolar girdiğine göre... Aradaki 2 milyon 120 bin Dolar nerede?..

Evet, nerede?.. Müfettişler işte o süreç içerisinde bu operasyonun peşine düşüyor.

Sualler ve sorgulamalar sonucu...

“1 milyon Doları’nı ben aldım” diyor Popescu... Açık açık söylüyor. Paranın güzelliğini görüyor musunuz? Tam 1 milyon Dolar.

Şimdi... Galatasaray’ın verdiği 2 milyon 750 bin Dolar üzerinden 630 bin Dolar Rapid Bükreş’e... 1 milyon dolar da Popescu’ya gittiğine göre... Geri kalan 1 milyon 120 bin dolar nerede...

O para da... Yancılara gitmiş efendim... Şimdi bana “Yancı nedir?” diye soracak olursanız eğer... Her daim ön planda bulunan kişilerin çevresinde hazır kıta bekleyen insanlar olarak tanımlayabilirim yancıları... Belli işler karşılığında belli paralar alırlar.

Nihayetinde... Tüm itiraflar ve soruşturmalar doğrultusunda... Bu 12 transferden Popescu’nun 10 milyon Euro haksız kazanç sağladığı belirlenir. Adli yargılama sonucu kendisine 3 yıl 1 ay hapis cezası verilir. Temyiz süresi işler. Popescu “Yanlış bir iş yapmadım” der. Cezası onanır. Demir parmaklıkların ardına gider.

Sadece Popescu ile de kalmaz... Yine vergi kaçırdıkları ve kulüpleri zarara uğrattıkları gerekçesi ile 7 kişi daha ceza alır. Bu 7 kişinin arasında Victor Becali, Giovani Becali ve George Copos gibi tanınmış isimler de vardır. Her birine 5 ile 8 yıl arasında değişen hapis cezaları verilir.

Ayrıca... Galatasaray’dan aldığı 650 bin dolarlık bonservis ücretini, maliyeye 100 bin Dolar olarak beyan eden Rapid Bükreş Kulübü de 400 bin Euro vergi cezasına çarptırılır. Rapid Bükreş’in Başkanı olan ve aynı zamanda Başbakan Yardımcısı olan George Copos, kendilerine verilen cezanın çok ağır olduğunu söyler. Sadece söyler. Kimse dikkate almaz.

Romanya’da yaşanan bu olay, Romanya’da kaldı. Peki Türkiye’de ne oldu? Bu para Galatasaray’ın kasasından çıkmadı mı? Çıktı. 630 bin Dolar’lık bir futbolcuya 2 milyon 750 bin Dolar veren kulüp, Galatasaray değil mi? Galatasaray...

Hani demem o ki... Ben vatandaş olarak inanılmaz rahatsızlık duydum Galatasaray’ın düştüğü bu durumdan... Paraların buhar olmasından.

Acaba diyorum, Galatasaray camiasından rahatsızlık duyan hiç oldu mu? Hesap soran oldu mu? Varsa bilelim.

Araştırdım. Kimsenin umurunda değil.
Yahu dün kürek takımı seçme yapacak diye açıklama yapıldı, başlarım küreğine sosa açıkla, x açıkla, y açıkla diyen tipler var. Bunlar sporsever değil bunlar Futbolsever. Artık eminim, futbol takımı başarılı olsaydı basketbol takımıyla eş zamanda, Ülker arena boş kalacakmış. Demek ki bizim camianın da çoğunluğu futbol dışındakileri umursamıyor. O zaman diğer rakipler alay ederken ses çıkarmayacak kimse. Böyle devam.

Genç ve potansiyelli isimlere değil, emeklilik öncesi son vurgun peşinde olanlara devam eden takım. Oysa dün akşam rb leipzig bize örnek olması gereken yapı. Neyse sosa açıkla admin, kuruduk...
Fenerbahçe seviyesinde olmayan futbolcu. Sene başında hazırlık maçlarında da görmüştük bunu. Ama potansiyelli bir gençti. Bu gibi durumlarda oynatma garantisi alarak "avrupa"ya 2. Lig takımlarına kiralık olarak gönderilmeli futbolcular. Türk takımları oynatmıyor zira.



Mesela beşiktaş da ajdin hasic'i ümraniyespor'a kiraladı. Üstelik hasic çok potansiyelli bir futbolcu. Ama ümraniye fazla oynatmadı diye biliyorum. Yani oynatma garantisi şart.
Tribünlerde birileri adını haykırdı bu akşam.

Bu net olarak seneye biz a sınıfı bir hoca getirmiyoruz, yavaş yavaş İsmail Kartal'ı alıştıralım diyen Ali Koç işi olduğuna yemin ederim ama ispatlayamam.

Bu tezahürata içten destek olanlar da elbette vardır ancak net olarak eminim ki yönetimin uşaklığını yapan o kitleye bu fısıldanmış.

Bekliyorum bakalım seneye kaçıncı hafta tepki gösterecek bugün şakşak yapanlar.