Çok makul bir kumar. Eğer tutarsa 5-10 milyon euro'ya okuturuz, Ha tutmadı kaybedeceğimiz 1-2 milyon euro.

Fakat beni endişeye düşüren mental açıdan güçlü olup olmadığı. kadrodışı kaldığında küsecekse gelmemeli. Bir takımın yıldızıyken daha büyük bir takımda dahi olsa rotasyona düşmek mental açıdan zordur. Bir diğer mental zorluk ise ilk defa Iskandinavya'nın dışına çıkacak olması. Yeni ve çok farklı bir kültüre adaptasyon ve yalnızlık hissi her daim zordur.

Tabii ki oyuncuyu hiç birimiz izlemedik fakat klasik iskandinav tarzı fiziğiyle oynayan oyuncular şimdiye kadar bizim ligde iş yaptılar. Oyuna dinamizm getirir ve oradaki istatistiğinin yarısına yakınını yaparsa taraftarın sevgilisi olur. Zaten niyeyse bizim ülkede iskandinav stereo tipine karşı pozitif ayrımcılık yapılıyor. Belki adaptasyon konusunda bu pozitif ayrımcılık kendisine belli oranda yardımcı olacaktır.

Garry yollanacaksa ondan daha verimli olmaması da çok zor bir iş bunu da unutmamak lazım.

açıkcası 3 milyon euro maaş versek üzülmeyeceğim futbolcu.
dur hemen vurmayın sebep yazalım.


şimdi ağalar bu city ve lyon görmüş, 35 defa belçika a milli formasını giymiş bir arkadaş.
mevcut t'markt değeri 14 milyon euro, ve stoper için gayet uygun bir yaşta.

bu arkadaş herhangi bir kulübün sözleşmeli oyuncusu olsa 5 milyon eurodan daha az bir ücretle alman mümkün değil.
kaldı ki 4 sene önce lyon tarafından 10 milyon euroya transfer edilmiş.
5'e aldın, 1.5 maaş verdin. 3 senede yaptı sana toplam 9.5 milyon euro.
bugün 3 milyondan 3 senelik mukavele yapsan 9 milyon euro eder.
arada hiç bir fark yok.
ha derseniz bu oyuncuya ihtiyacımız yok, o zaman zaten almayalım.
farkındaysanız brezilya liginden 3 milyon bonservis 1.8 maaş ile gelen arao'nun toplam maliyeti 8.4 milyon euro.
galatasaray'ın transfer ettiği denayer'den 1 yaş büyük işe yaramaz abdülün 4 yıllık maliyeli 8 milyon euro civarı.

ha ne kadar ucuza gelse o kadar iyi ama boşa beklemeyin derim, 1.5-2 milyon euroya tamam diyecek olsa havada kaparlardı.

İlhan cavcav'ın 39 yıllık başkanlık döneminde 3.ligden başlayarak türkiye 1.futbol ligine yükselen (süper lig) bir dönem şampiyonluğa oynayan ve istanbul takımlarının korktuğu bir takım haline gelen türk futbolunun futbolcu fabrikası bir nevi küçük bir porto.

Şu ana kadar 200-300 küsür hatta daha fazla futbolcu yetiştirip makul fiyatlara satarak tek borçsuz kulüp olmayı başarmışlar ancak son yıllarda tökezlemişlerdir.

2002 yılında asaşsporu satın alarak pilot takım yapmışlardır asaşspor önce gençlerbirliği asaşspor daha sonra sponsorluk anlaşması gereği gençlerbirliği oftaş adını almış 2006'da süper lige yükseldikten 1 sezon sonra adını logosunu ve renklerini değiştirerek hacettepe adını almıştır halen alt liglerden birinde bu adla mücadele etmektedirler.

Ümit özat, uğur boral, gökhan gönül, tarık daşgün, orhan şam gibi fenerbahçe'de oynayan futbolcular gençlerbirliğinde yetişmişlerdir.

O kadar yaygaraya gidecek bir açıklama yapmış ki ve o kadar çok açıklama yapılıyor ki haklıyken bile ciddiye alınmıyoruz. Bu açıklama da böyle kaybolup gidecek.

Fenerbahçe ciddiyse bugünden tezi yok maçlara çıkmıyoruz demeli. Olay aydınlatılana kadar, otobüs kurşunlamanın faili de tetikçisi değil ortaya çıkana kadar yokuz demediği yani proaktif değil eylem gerektiren duruşu gösteremediği müddetçe sıradan açıklamalar gibi olmaya devam edecek.

Bu taa aziz yıldırım döneminden kalan bir hadise. O gün gereken tepki konulmadı. Gerekirse maçları oynamaz, küme düşülecekse düşülür, başka lige gidilecekse gidilirdi. Taraftardan o kredi gelirdi, bugün de gelir. Ancak savcı göreve falan... Bu ülkede savcılar bağımsızlıklarını, karar alabilme yetilerini hele hele tribünde bu kadar Trabzonlu bakan varken yapabilme yeteneğine ve gücüne sahip değildir. O sebeple tarihte yer bulan ama etkisi olmayacak onlarca açıklamadan tekidir.

Zira unutulmasın, haklılar değil bağıranlar kazanıyor bu ülkede. Fenerbahçe tarihsel önemini hatırlayarak mücadele etmediği müddetçe sahada da kazanamaz. Sadece şampiyonluk değil mevzu, haklarının geri verilmesi hadisesi.

aziz yıldırım'dan daha çok zararı dokunmuştur kulübe. tarihimizin en çok bonservis ve maaş harcayan hocasıdır, 4 sene de 3 kez gs'ye kupa kaldırtmıştır. tek şampiyonluğu da alex'in insanüstü performansı ile gelmiştir. eljif'i kulübeye hapsedip hasan ali'yi ortasahada denemişliği bile vardır düşünün artık seviyeyi, gece gece ağzımı bozmak istemiyorum. sportif direktör iken daum'um kanat transferi isteğini veto edip sene sonu kendisi teknik direktörlüğe getirilince kanat transferleri yapacak kadar alçaktır. alex'e yaptıkları ortadadır, valbuena'ya yaptıkları ortadadır. vasatseviciliği ile taraftarın günümüzde halen bölünmesine sebep olmuştur.
gece gece niye canlandırdınız oglum şu başlığı, sinirlerim bozuldu gene(*)