Aynı zamanda ekşi sözlükteki fetöcü yapılanmayla ve fetöcülerle mücadele eden yazar. Himmetçi savar.

maalesef maçı izleyemedim lakin iyi oyun çıkardığını okuyorum maşallah adamda tam topçu fiziği var; yere sağlam basan, kısa, güçlü, çabuk, ayağı temiz bir oyuncu. adı ülkemiz takımlarıyla anılmaya başladığında aloiski milli takımıyla euro 2020 turnuvasındaydı, hem bu sebeple hemde eljif'in de kadroda bulunmasından dolayı maçlarını takip etmiştim makedonlar üçlü oynadığı için aloiski sol kanat bek oynamıştı (orta saha sol) hatta sol ön desek yeridir makedonlar aloiski'nin kanadından çok hücum yemişti lakin aloiski'nin topla çıkışları kesmeleri bindirmeleri ayağının netliği çok hoşuma gitmişti transfer edildiğinde acaba defansif zaaf yaratır mı diye düşünüyordum ama hem luan'ın varlığı hemde aloiski'nin gayretiyle beklentiyi fazlasıyla karşılayacağını görüyorum, yüreyedur koçum.

Kahramanmaraşta, bizzat yerinde, yaşadığım deprem. Evimin etrafındaki 6-7 bina yıkıldı. Vefat eden arkadaşlarım, tanıdıklarım var. Çok büyük bir felaket yaşıyoruz. Bu felaketin yanında büyük bir belirsizlik var. Ne yapacağız ne edeceğiz hiçbir şey bilmiyorum. Herkese geçmiş olsun. Dikkatli olun.

Arkaplan görselimden anyabilirsiniz sanırım. (bkz: So say we all)

Şimdiye dek fenerbahçe'ye çok faydalı olmuş olan menajerlik şirketi. Herşeyden evvel Endüstriyel futbolda menajerlik şirketlerinin önemli bir aktör olduğunu kabul etmemiz gerekiyor. Burada esas olan onlar ile nasıl ilişkiler izleyeceğimiz. Ezberden menajerlik şirketlerine karşı savaş açmak fazlası ile ucuz bir tutum olduğu gibi, Bu şirketlere bel bağlamak da aynı şekilde fazlası ile hatalı olacaktır. Yapmamız gereken bu şirketler ile ortak menfeatler içerisinde buluşmak. Bu bağlamda fenerbahçe ile rogon'un ortak paydada olduğu ve ilişkilerini daha da kuvvetlendirmeleri gerektiği kanaatindeyim.

Juan figer, mendes, yerli çakallar vs. Gibi pek çok şahsiyet ve bu huvviyette şirketler yüzünden ülkemizde menajerlik şirketlerine karşı çok ciddi negatif bir tutum var. Aslında bu durum ülkemize has olmaktan öte beynelmilel bir durum. Milyarlarca euroluk bir sektöre taşeronluk yaparak hükmeden firmaların tepki görmesi bir hayli normal. Fakat bu bozuk düzen ile mücadele edebilecek ekonomik veya yaptırımsal güce sahip olanlar kesinlikle türk kulupleri değil. Unutmayalım ki ne şartları belirleyebiliyor ne de şartlara adapte olamayorsan yok olmaya mahkumsundur.

Fenerbahçe, bu evrede menajerlik şirketleri için oyuncularını belirli bir piyasaya ulaştırmak adına basamak olacaksa ise buradan zarar edecek olan biz olmayız. Rogon da bu evrede bu prensip ile çalışacakmış gibi duruyor.

Aslında çok uzun yazacaktım da üşendim(*).