(bkz: #118804)

istatistiki bilgi konusunda master degree olan yazar arkadaşımız.

siz ona hesaplanması gereken veriler hakkında ufak ipuçları verin ve arkanıza yaslanın.
o size en doğru sonucu altın tepside sunacaktır.
Kendisi ile olası anlaşmanın 2 büyük handikapı olacaktır.
İlki, kendisini ispatlamış bir isim olarak hem maaş talebi yüksek olacaktır hem de daha kaliteli ve maliyetli bir kadro isteyecektir.

İkincisi ise, kendisini ispatlamış bir hocaya olan kredi düşük olur, en ufak kötü gidişat sinyalinde yolları ayırma fikri ön plana çıkmaya başlar.

Bjelica kadar başarıya aç ve hırslı olacağını da kişisel olarak tahmin etmiyorum.
rezalet ortamından ayrılıp laci sözlüğe gelme kararımın ne kadar doğru olduğunu her geçen gün hissediyorum.

tanım: fenerbahçe düşmanlarının cirit attığı rezil platform.
Sanırım en ilginç hikayelerinden birisi bana ait olanıdır. Babamızdan devraldık biz bu sevdayı veya halkın takımıydı fenerbahçe, rengine vuruldum, sevdiğim futbolcu vardı(*) vs. gibi hikayeler dışında benimkisi. Kadınlarla büyümüş bir çocuktum ben futbol diye birşey hayatımızda yoktu. Ne zaman ki sokakta oynama yaşı geldi futbol da hayatımıza girmiş oldu. italya'dan gelen bir komşu çocuğu vardı. Şerefsiz o yaşta bir futbol oynardı akıllara zarar. Üstünde de bir forma vardı, crespo der dururdu. O zaman ki akılla marifeti formada sandım ben de(*). Ömrünü yedim annenim ben crespo forması istiyorum ben crespo forması istiyorum diye. Garibim kadın nereden bulsun parma forması, sarı lacivert diye gidip alıyor fener forması geliyor.

Meğer o forma,
"İşgalci çizmesi altında bunalan bir kentin, halkına yırtık ayakkabılarıyla kupa kazandıran,
Gece cephane taşıyıp gündüz işgalciye sahayı dar eden kahramanların formasıymış. meğer o forma, Zeki Rızaların, Lefterlerin gönlüyle imza attığı formaymış.
Meğer o forma da , " Eylül devriminde tribünde tarih yazan 50 bin koca yürekli kadının emeği varmış, Bütün gün sattığı simidin parasıyla, kampanya günü mağazaya koşan çocuğun hakkı varmış, Triko formaların, karda kışta binlerce kilometreden Kadıköy’e koşanların, Dondurucu soğukta nöbet tutarken, gizlice radyodan haber bekleyen askerin, Bir Çarşamba öğle vakti okulu kıran öğrencinin emeği varmış
O formada çok gözyaşı varmış. Yükü de çok ağırmış". O zamanlar bilmiyordum tabii ki ama öğrendikçe çok sevdim o formayı, aldırırken de çok ağlamıştım giydikten sonra da çok ağladım ama 20 küsür yıl sonra gururla, inatla, mutlulukla diyorum ki iyiki fenerbahçeliyim. Teşekkürler hernan crespo. Teşekkürler burak abi(*).


Sonrasında babadan emanet olduğunu da öğrendim ama hernan crespo olmasa galatasaray'lı olurdum herhalde veya o zamanlar ankara da olsak belki de gecekondu üyesiydim şimdi.



Ekleme : alıntı kısmı taraftarımızın yazdığı hakkını ver adlı mektuptan.