teknik direktörlükle "henüz" uzaktan yakından alakası olmayan kişi.

19-20 sezonunda tahir karapınar görünümlü takımı kendisi yönettim, bir cacık oynatamadı.

20-21 sezonunun son 9-10 maçını bizzat kendisi yönetti, yalnızca 2 hedef maçımız vardı ve kalanlar kolay maçlardı. bu iki hedef maçın ikisinde de sahaya gömdü rakipler bizi. üşengeçlikten tarihlerine bakamayacağım ama alanya ile 0-0 kalınan maçtaki rezil futbolu ve rakibin direkten dönen 3 topunu düşünün. sonra kazansak şampiyon olacağımız kadıköydeki sivas maçını düşünün. veya kolay görünen ama son saniyelerde bala atılan gollerle kazandığımız ankaragücü ve kayseri maçını düşünün.

emre için olumlu tek argüman erol'a kıyasla göze daha hoş gelen futboldur. bunuda çürütelim, tamamen "kendi kurduğu kadroda yerlilerin "emre abimiz" gazıyla kısa süreli reaksiyon göstermelerinden dolayı mücadele arttı ve oyun kalitesi yükseldi. bunun geçici olduğu zaten sezon sonundaki durumumuzdan anlaşılabilir. erol'a kıyasla ilk 11'de gustavo-mert hakan değişikliği, kanatta osayi- irfan değişikliği, novak-caner vb. gibi yerlilerin çoğunlukta olduğu 11 zaten herşeyin kanıtı.

pas oyununu benimsemesi, yetenekli topçuları iyi idare edebilmesi, valencia'yı forvete yani bir oyuncuyu en doğru şekilde kullanabilmesi gibi artıları vardır. zaten ileride gayet iyi bir hoca olacaktır bu aşikar ancaak,

bugune gelirsek,

"teknik direktörlükle "henüz" uzaktan yakından alakası olmayan kişi."

ali koç yabancı getiremedi diye tekrar emre'nin istenilmesi doğru değil.
dayanamadı gene saha dışı olaylara anında giriş yaptı. her şey iyi giderken ne diye rezil heriflerin açıklamalarına cevap verirsin be adam? adamlar berbat durumda oldukları için bu tarz işlere girişmek durumunda kaldılar, bizim ali ise sazan gibi atladı gene.

fb başkanı.
An itibariyle, sosa, Gustavo ( kadrodaki tek dos), ozan, İrfan can, pelkas, Mesut, zajc varken hiçbir TD, yerli ya da yabancı forma vermeye cesaret edemez, hele hele bunca senedir şampiyonluk yaşayamamış, kırılgan, sürekli bizi engelliyorlar piskozuna girmiş bir camiada çok ama çok zor.

Fenerbahçe öyle bir yer ki İsmail çıkıp 3 maç arka arkaya çatala vursun, 4. Maç kötü oynasın, çöp aggbeee, FB altyapı takımı değil aggbeee diyecek kitlenin sayısı hiç de azımsanmayacak rakamlarda olur, bilhassa yeni jenerasyon için sabır kavramı yok.

İsmail bence de takımda kalıp süre almayı, en azından hazırlık maçlarında gözlenmeyi, kiralanacak ise ilk 11 şartı ile gerekirse parası da verilerek oynatılmayı hak edecek kumaşı var. Kumaşı var diye olacak demek değil ama yatırım yapmaya uygun bir oyuncu.

Fakat dönüp dolaşıp kadro mühendisliği devreye giriyor. Yukarıda ismi geçen oyunculara ek Fatih yiğit şanlıtürk, oğuz kağan Güçtekin, Muhammed Gümüşkaya, arda gülr gibi Özkaynak oyuncular geldi-geliyor. Bu şişkinlik içerisinde bu oyunculara rol çizilmesi gerekir.

Fakat bu işi yapsın diye getirilen 2 sportif direktör de bunlarla ilgilenmek yerine birisi menajerlik yaptı, diğeri TD hayaliyle takımdaki hocayı yolladı.

Ismail'e dönersek en büyük hata devre arasında geri çağrılıp, bir maç sonra ads'ye gönderilmesidir. Bandırmaspor'da banko oynarken bu hareketin yapılması tek kelimeyle amatörlüktür.