çok güzel bir transfer oldu. ileri ucumuz yavaş yavaş şekilleniyor.

king-arda-irfan
forvet


elbette ki en azından kağıt üstünde herkesi tatmin eden bir forvet alınacak. bruma denen kafasızı yedek bırakacak olması bile sevindirici bir haber. irfanın sağdan kestiği ortalarda bol bol gol atacağına inanıyorum. şimdi sırada 6 numaranın yedeği kim olacak, 8 numarada zajc mı oynayacak yoksa başka biri mi sorularının cevabı kaldı. umarım geçen sezonun sonundan itibaren formu düşen crespo iyi bir fiyata satılır hazır arao'nun da eli kulağındayken ve bir 6 numara bir de 8 numara alınır.

Bu şampiyonlukların sayılması başarı falan değildir. ali koç mu kazanmış bu şampiyonlukları? Esas Ali koç'un hala daha Anamızın ak sütü gibi helal şampiyonluklarımızı tescil ettirememesi rezilliktir, başarısızlıktır. Aziz yıldırım denen bir diğer vizyoner başkanımız süper lig'in marka değerini, rekabetçi ortamını bozmamak adına yani tahminimce ticari gayelerle bu işin üstüne kasten pek düşmedi. Düşse pekala çoktan 5 yıldızlı forma giyiyor olurduk. Ali efendi ise yine beceriksizligin kitabını yazıyor.

bir çözüm önerisi olarak vergi indirimi'nin dile getirilebileceği tartışma konusu.

esasında çok basit. bugün herhangi bir şeye ne kadar para (ve zaman) harcıyorsan, o işte gittikçe iyi hale gelirsin. bu nedenle kulüplerin altyapılarına yatırım yapmalarını, daha yüksek maaşla daha motivasyonlu işçiler çalıştırmalarını, tesisin genel yapısını da olabildiğince modern tutmalarını istemek gerek.

peki bu harcamaları cesaretlendirmek için ne yapılabilir? belki vergi indirimi. şöyle ki: altyapıya harcandığı belgelenen her kuruş, tff'ye ibraz edilir ve harcanan bu miktara eşit olarak kulüplerin futbolcu maaşları üzerinden alınan vergilerde indirime gidilir. tabii antrenman tesislerinin kontrolünü, olası yanlış beyanların takibini yapmak elbette tff'nin görevi. hatta tff tarafından işini iyi yapan insanlara danışılarak bir yol haritası hazırlanabilir kulüpler için. merkezi planlama ve takip iyidir. ama olur mu? olur, fakat, yaparlar mı?

hemen her şirkete uygulanan bir yöntem bu. futbol devasa bir sektör olduğundan, ve ülkenin iyi futbolcu yetiştirerek para kazanabileceği de açık olduğuna göre bu uygulamanın futbolda altyapıya uygulanması belki tartışılabilir. veya böyle bir durum vardır ve ben bilmiyorumdur.

Avrupa'ya gitmek isteyen, gideyazan yazarlar ile aynı görüşte olduğumu düşünüyorum. Muhalefetin tekdüze olması, yıllardır yaşanan öğrenilmiş çaresizlik bizleri oldukça yıprattı. Fenerbahçe de olmasa yaşanamayacak gibi sanki bu hayat. Nereye gidiyoruz bilmiyorum ama iyiye gittiğimiz falan yok.