kendi açısında çok doğru hamleler yapan kişi.
kendi açısından......

geçen döneminde yaptığı en pahalı transferler: (2.5 sezonda)

serdar aziz 4.5m euro
eren derdiyok 4m euro
garry rodrigues 3.5m euro
tolga ciğerci 3m euro
ahmet çalık 2.5m euro
ryan donk 2.5m euro

isim olarak uçan kaçan isimler değildi bu oyuncular, ancak genellikle bir sonraki dönem transfer yapabilecek isimler tercih ediliyordu. (bazıları yaptı da)

ancak takım başarısız olunca adamı tefe koydular.
oluşturduğu kadro üzerinden çapsız, futbol cahili gibi yakıştırmalar yapıldı.

yeni döneminde adam bakmış.
ulan ünal aysal bu kulübün mali açıdan ardına koydu ancak başarı geldi artık ondan iyisi de yok taraftar gözünde. para benim param mı harca gitsin..

dubois 2.5 milyon euro bonservis 1.8m euro maaş.
seferovic 1 milyon euro kiralama 2.3m euro maaş.
Midtsjö 3.5 milyon euro bonservis, 975 bin euro maaş.
sergio oliveira 3 milyon euro bonservis 2.75m euro maaş.
abdülkerim 2.8 milyon euro bonservis 20 milyon tl maaş. (artarak 30 milyonu buluyor 3. sene de)
kazımcan 20 milyon tl bonservis.

ve üzerine mertens ve torreira transferleri.
mertens yıllık 4 milyon euro üstünde maaş, torreira içinse 7 m bonservis 3'ün üzerinde maaş deniyor.


yukarıda kesinleşen bütün transferler kulübün açıkladığı rakamlar. menajer ücretleri ve bonuslar, imza paraları vs. dahil değil.
onları da hesaba katıp bir de üzerine vergi mevzusunu eklersek korkunç bir harcama çıkıyor karşımıza.

ve bunu karşılayabildikleri tek yer marcao'nun satışı. zaten ordan gelen paranın yarısından fazlası abdül'e gömülmüştü kafadan.

gönderirken maaşlarını ödemeye devam ettikleri mohammed, djagne'yi falan saymadık daha.


başta dediğim gibi dursun özbek süper işler yapıyor, kendisi açısından.
devam etsin, uzun vadede bu planın işlemesi mümkün değil..
yanlış zamanda geldi takımın başına.

5 yıl şampiyon olamayan camiadan 2-3 yıllık bir sistem inşası için gereken sabır gösterilemezdi kendisine. üstüne bir de transfer edilen isimlerin hiçbirisinden performans alamadı ya da almayı başaramadı. ileride çok iyi bir teknik direktör olarak isim yapacak ve biz hayıflanacağız. yolu açık olsun.
Dünya bir numarası, bu alemin kralı Novak Djokovic'in genç Yunan rakibini (6)6-7, 2-6, 6-3, 6-2 ve 6-4'lük beş sette geçerek kariyerinin 2. Roland Garros zaferini ve 19. Grand Slam zaferini kazandığı maç.

Daha sonra oynaması ve Nadal ile oynamış olması nedeniyle yorgun olduğu her halinden belli olan Djokovic yine de kendisini tanıtırken ilk bahsedilen özellikleri olan fiziksel ve zihinsel dayanıklılığıyla tenis camiasının çirkin yüzü Roland Garros seyircisini arkasına alan toy rakibini yendi. Söylemem gerekir ki Djokovic'in en iyi oyunlarından biri kesinlikle değildi ancak yıllardır takipçisi olduğumdan 2-0 geride olduğunda bile döneceğine emindim. Yanıltmadığın için teşekkürler Nole!