kadro mühendisliği açısından skandallarla dolu bir takım.

Detaylara gireceğim elbette fakat an itibariyle altyapıdan çıkabilecek isimler dışında tam 7 stoper, 6 tane falan sağ kanat ama 2 tane sağ bek, 6-7 tane santrafor ( Frey gitmese artı 1 fazla ), fakat yedek kaleci henüz yok. Sol kanat yok gibi. Öte yandan 6 tane 10 numara oynayacak oyuncusu olan fakat tek defansif orta sahası bulunan bir yapılanma var.

Skandal çünkü bu kadro inşa edilirken 2 sportif direktör vardı takımın başında, skandal çünkü bunca kalabalık kadroya (37 kişi ) daha da transfer gerekiyor.

Kadro o kadar şişkin ki unuttuğum isim olur diye transfermarkt verilerinden yardım alacağım.
Eğer doğru saydıysam 18 tanesi yabancımız var.

Kalede: Altay, Berke, Ertuğrul çetin var. Bu 3lunun yaş ortalaması 21. Berke'nin son senesi, sözleşme uzatıp kiralamak gerekiyor, mümkünse 1 lig bir takıma. Ardından da altay'ı yedekleyecek bir kaleci şart hatta yeri geldiğinde altay'dan forma da alabilmesi gerekir.

Stoper : Caulker, tisserand, lemos, serdar, sadık, szalai, zanka var. Lemos mutlaka bir yerlere gönderilmeli, mümkünse alanyaspor'a. Orada kim oynasa seviye atlıyor, garip bir yer. Eğer 3lü savunma yapılmayacaksa tisserand da alıcı bulursa hemen gönderilmeli. Zaten yabancı sayısı düşmeli, bu haliyle safi kalabalık etmekten başka bir işe yaramıyorlar. Öte yandan sadık gibi türk pasaportu dışında hiçbir oyun artı değeri olmayan oyuncu da gönderilmeli. Serdar maaşı iyi olduğu için kendi açısından kalacaktır, zaten başka yerli stoper de yok. Yerli piyasada alınabilecek stoper yok. Kaan Ayhan bonservis bedeli yüksek olmasa düşünülebilirdi. Zanka da gönderilecek bir başka stoper diye düşünüyorum. Fakat tisserand gidiyorsa ve biz bonservis bedeli elde edemeyeceksek kalsın, ne diyelim. Bu kadar stopere rağmen net bir stoper yine de gerekiyor, üzücü olan budur.

Sağ bek:
Nazım ve kiradan dönen murat sağlam var. Murat olmadı muhtemelen gönderilecektir, belki bonservisi de verilebilir , gg ise şu an uzatılmadı, kalır diye düşünüyorum 1 sezon daha. Yine kiradan dönen dirar var :( dirar hiçbir yere gitmez maaşını almadan, top da oynamaz şu saatten sonra. Herhalde buraya bir transfer yapılır.

Sol bek:
Herhalde en sorunsuz görünen bölge şimdilik burası. Novak ve Caner var. Novak kampta performans verirse caner'i keser. Her ne kadar olmaz denilse de 3lü stoper hattı olursa Novak orada da bence oynayabilir.

Defansif orta saha:
Gustavo ve oğuz kağan var bu bölgede. Gustavo maaşı yüzünden gönderilir diye düşünüyordum ki vitor geldi ve tekrardan bu takım için ihtiyaç olabilecek noktaya geldi. Vitor kalmasını isteyecektir. Oğuz kağan ise geçen sezon 20 süper lig karşılaşmasında toplam 750 dakika süre almış. Maç başına 37 dakika ortalama yapıyor. çok değil elbette ama transfer yapılmayacaksa yedek olarak durabilir.

Merkez orta saha :
Şimdi burada merkez orta saha dedim ama bazılarının 10 numara özellikleri de var. Ozan t, İrfan can, miha zajc, sosa, İsmail yüksek. Ozan tufan ve İrfan can bu bölgenin gerçek adayları. Sosa yaşı ve maaşı sebebiyle devam edilir mi ? Vitor oynatır mı emin değilim. Zajc alıcı bekliyor. Gitti,her an gidebilir falan denilirken şu an kampa gidecek. İsmail yüksek ise aslında 10 numara. Balıkesirspor'da oynarken müthiş sportif direktör emre b sebebiyle adanademirspor'a kiralandı ve süresi azaldı. Muhtemelen bir sezon daha kiralık verilir. Fakat ozan Tufan gönderilir ise elimizde İrfan da olsa yedekleyebilir bu bölgeyi. Fakat ozan t giderse vitor, Josef gibi bir 6 numara alır diye ödüm kopuyor.

10 numara
Mesut, pelkas, mhy- hatta İsmail yüksek - bu bölgedeki isimler. İrfan can da burada oynayabilecek diğer isimlerden. Hatta ferdi bile bu bölge orijinli. Mesut bu sezon fayda sağlar mı merak ediyorum. 4-2-3-1 bağnaz yaklaşımı ile mi oynarız yoksa 4-3-3 korumacı futboluyla mı ya da 3-4-2-1 çam ağacı dizilimi mi yaparız bilmiyorum lakin Mesut'a uygun bir sistem inşa etmek zorundayız. Bu tarz oyuncuları bu yüzden istemiyordum, üzerine kadro inşaat edilecek oyuncu çıkıp bana 20 maç alacak ( Alex ) fakat Mesut öyle bir oyuncu da değil. Pelkas merkezde oynadığı zaman çok faydalı oldu kanata gidince verimi düşüyor. Eğer 3-4-2-1 oynarsak Mesut ve pelkas iki delici hücum silahına dönüşebilir. Mesut var pelkas gitsin diyenler olacaktır fakat mesut'a güvenip sezonu ben şahsen açmam. Işte kadro mühendisliği burada da patlıyor. Önceki sezon ligdeki performansı ile adeta kavgaya neden olan mhy- varken üzerine süper katkı aldığınız pelkas varken top oynamayan mesut'u getirmek sorun çıkartıyor. Pelkas ya da Mesut rvp gibi değil elbette ama benzer bir kriz ortamı skor gelmez ise tekrar yaşanır.

Kanat: perotti, osayi-samuel, ferdi, barış alıcı, Sinan gümüş. Müzmin sakat perotti gidecektir. Barış alıcı ise mümkünse Alanyaspor'a gönderilmesini talep ederim lemos gibi. Olmazsa altınordu'ya verelim. Osayi-samuel'i yarım devre izledik tamam ama hız dışında yetersiz. Teklif varsa beklemeden gitsin. Sinan gümüş yerli pasaportu sebebiyle kalır. Ferdi'nin de sözleşmedeki son senesi. 4 yıllık yeni kontrat yapacaksa kalsın ve performansa yönelik bir maaş artışı konulmalı fakat kendisi istemiyorum diyorsa satılsın 3-5'e. Ama unutulmasın hala 21 yaşında. Kadro mühendisliği diyoruz ya işte kadrodaki kanatlar bu kadar. Valencia ve thiam kanat oynayabiliyor gibi görünse de kanat forvet oyuncusu onlar.

Santrafor - forvet:
Bir başka kalabalık burada. Samatta, ademi, thiam, Valencia, serdar, barış sungur. Barış herhalde hiç süre alamadı. Oynayacağı bir kulübe, belki yurtdışı, gönderilmeli. Ademi bir başka kiralık gönderilmesi gereken isim. Thiam 1-2 milyon için gönderilmeye değecek kadar kötü değil. Valencia var, serdar yeni geldi, thiam kalsa sorun değil. Samatta başımıza bela. Yılda 2.7 milyon garanti maaşını kimse vermez . Yedekte beklemeye de aşırı lüks. Bir şekilde ya gol atmayı öğrenecek- hatırlayacak ya da yüksek bonservisi veren bir yere maaşını biz ödeyeceğiz diyerek göndermek. En azından limit açarız.

Net bir golcü, bir sag bek, iki kanat gerekiyor ilk etapta. Vay vay vay. Gönderilmesi gereken de en az 10 isim var. Sonra borç neden azalmıyor? Azalması imkansız bu kadar abuk isim alırsanız.
Unuttuğum isim varsa düzeltme geçerim elbette fakat böyle bir kadro varken hoca kamptan 1 gün önce sağlık kontrolünden geçti, not olarak eklemekte yarar var.

Edit : bir de allahyar var.
An itibariyle göçmen olmak ne demek öğrendim.

Bayram sebebiyle yaklaşık 1 senedir gelmediğim İstanbul'a, ailemin yanına geldim. Geri dönmeden de arkadaşlarla görüşüyorum hazır gelmişken.

Bir arkadaşım Anadolu yakasında oturuyor ve ben de Avrupa yakasındayım. Dedi ki Üsküdar'a gel oradan gidelim. Ben de Eminönünden vapura binmek için yola çıktım, vapura binmek için geldim.

Saat 20:00 Eminönü- Üsküdar şehir hatları vapuruna bindikten sonra zamanda kırılma oldu ve bambaşka bir dünyaya geldim.

Pandeminin olmadığı, maskenin hiç icat edilmediği ve ortak dilin arapça olduğu bambaşka bir yerde buldum kendimi. Bu kırılma esnasında arapça bilmedigimi anladıklarını düşündüğüm vapurda, dışlayan gözlere maruz kaldım. Zira ben maske de takıyorum. Yabancı olduğum her halimden belli.

15 dakika boyunca yabancı bir toprakta benliğimi korumaya çalıştım. Belki 1 saat süren bir yolculuk yaşasaydım Arapçayı da öğrenmeyi başaracaktım.

Evet mülteci olmak zor bir durum. Özellikle de kendi ülkende daha da zor sanırım.
Daum'u, rockstar olma yolunda ilerleyen ama hiçbir zaman tam anlamıyla bir rockstar olamamış, arada bir gidip gelen kariyere sahip, uyuşturucu sorunu nedeniyle biraz da bu kariyerine ara vermek zorunda kalan bir rock sanatçısına benzetirim. Kim bilir belki de sorunlu bir kişiliğe sahip olmasaydı, bağımlılıklarından uzak durup vizyoner yapısını geliştirebilseydi ve özgüvenini artırıp star ruhunu açığa çıkarabilseydi; bir ac dc ya da bir metallica olabilirdi...
Fenerbahçe kariyerinde en sevmediğim huyu, genelde avrupa mücadelelerimiz konusunda özgüvensiz bir duruşa sahip olmasıdır. Takıma ve camiaya güven aşılamak yerine sürekli; "henüz erken, tecrübeye ihtiyacımız var" gibi cümleler kurarak korkaklık ve çekingenlik aşılamıştır. Sonrasında da avrupa'daki başarısızlıklarımız bu cümleler ile legalleştirilmiş ve kalıcı hiçbir başarı elde edilememiştir.
Ayrıca, daum demek son hafta travması demektir. Son hafta kaçırdığımız şampiyonlukların en büyük sebebi belki de yukarıda açıkladığım özgüvensiz duruşundan kaynaklıdır. Takıma sirayet etmiştir bu duruş. Sadece biz değil leverkusen de daum'un çalıştırdığı dönemde son hafta şampiyonluğu bırakmıştır. Demek ki daum ile çalışıyorsanız işinizi son haftaya bırakmayacaksınız, garantiye oynacaksınız. Dile kolay son maçta iki şampiyonluk bıraktık kendisi ile.
aek larnaca maçında olduğu gibi pozisyon ofsayt olmayınca golleri yiyen kalecimiz. ofsayt kararı gelmediği an golü yedik demektir. avrupa devlerine falan bakmaya gerek yok, ligdeki diğer kalecilere bakarsak bile neden bir as kaleci transferi yapmadığımızı anlamak mümkün değil.