Benim için 2005'dir.Sosyal medya ve akıllı telefonlarla
hızlı ve yozlaştırıcı bir dönüşüme girmeden önceki son güzel yıllardan biriydi.Ülke dinamikleri ve cumhuriyet devrimlerinin kurduğu düzen hala ayakta olan bu dönemde cumhurbaşkanı olarak ahmet Necdet Sezer vardı ve malum partiyi az da olsa dizginleyebiliyordu.
Milan - Liverpool şl finali tarihe kazanırken my number one parçası dillerden düşmüyor, nolan'ın dark Knight üçlemesinin ilk filmi olan batman begins vizyona girerken, bir önceki sene kurulan facebook yavaş yavaş dünyaya yayılıyordu.
ikinci forvet oyuncusu olarak kullanılabilecek futbolcu. fakat gelince eleştirileri üstüne toplayacak çünkü onun mevkisindeki futbolcular türkiye'de sürekli içi boş eleştirilere maruz kalıyorlar. hatta sadece giu değil, ingiltere'deki roberto firmino bile türkler tarafından oyunun içinde kaybolduğu gerekçesiyle eleştiriliyordu. halbuki bugün firmino, liverpool'un sisteminin en önemli parçalarından bir tanesi. futbol bir takım oyunudur, bazı eleştiriler kişiler üzerinden yapılmalıdır elbette fakat türkiye'de maalesef tüm eleştiriler kişiler üzerinden yapılıyor.

değinmek istediğim bir diğer husus ise giuliano'nun arabistan'da yaşadığı fiziksel düşüş. kendisini izlemedim gittikten sonra tabii, arap taraftarlar tarafından çok sevildiğini ve tabiri caizse ''alex'' olarak görüldüğünü biliyorum sadece. fakat arabistan gibi fiziksel olarak kötü bir ligde oynayan bir futbolcunun fiziksel düşüşü kaçınılmaz. dolayısıyla giu'nun buraya geldikten sonra form tutması zaman alacaktır ve hatta belki de 1 yılını alır eski haline dönmesi, o da dönebilirse. zira bizden gittikten sonra 3 yaş yaşlandı bu adam. 30 yaşına geldi.

ben giu'nun yerine blend baftiu gibi elemanları tercih ederim, daha genç olacak şekilde. tabii blend baftiu'yu hiç izlemedim ki ismini ilk defa bizle anılırken duymuştum. fakat o tür oyuncuların izlendikten sonra artık takımımıza yavaş yavaş alınması gerek. çünkü bizim çıkar yolumuz ancak bu isimlerle olacak, giuliano gibi isimlerle değil. elbette ki yaşlı ve tecrübeli oyuncular da alınacaktır fakat bütün transferlerimiz böyle olmamalı. fenerbahçe olarak artık oyuncu yetiştirme kültürünü oturmamız gerek.
113 yıl, Dile kolay 113! Bir asrı deviren bu koca çınar hala o ilk günkü heyecanıyla sahalarda ve bu sefer daha kalabalık bir taraftar oluşumuyla hayata renk katıyor. İyi ki varsın denilen bir kurum. Nice çocuğun hayallerini süsleyen, nice insanı yalnizliktan kurtaran, tribünde nice aşklara sahne olmuş, dunyanin taa diger ucundaki kalpleri fetheden, yeri gelip insanları sokağa döken, yeri gelip vatanı gururla temsil eden, bambaşka bir sevgi selini temsil eden bir yapıdır fenerbahçe. Değerli renktaşımız ve saygıdeğer büyüğümüz islam çupi'nin dediği ise fenerbahce'mizi tanimlamadaki güçlüğü çok net bir şekilde ifade ediyor: " fenerbahçe büyüklüğü ne şampiyonluk büyüklüğü ne kupa büyüklüğüdür. Onun büyüklüğü başka bir büyüklüktür işte, adı konamaz."

İyi ki varsın asırlık çınar! İyi ki varsın sarı ve lacivert! İyi ki varsın, iyi ki!
113.yılımız kutlu olsun!