önceden nispeten katıldığım ve artık katılmadığım slogan.
fenerbahçe benden istediği kadar destek alabilir. ama ne zaman alabilir? ne zaman ki ali koç çıkıp ''sizden 2-3 sezon istiyoruz bu süreçte şampiyon olmaya çalışacağız ama yüksek ihtimal olamayacağız yapılanmaya gideceğiz. bu süreçte rakipler istedikleri kadar şampiyon olsun umrumuzda değil. sizden destek istiyoruz ha vermezseniz de umrumuzda değil biz yapılanmaya gidiyoruz.''
şunu desinler başımın üstünde yerleri var. gücümün yettiği kadar destek de veririm forma da alırım. ama bu eski kafa ile devam edildikçe ben de destek olmayacağım.
bir de şu duygusal tayfaya aşırı kızgınım. neymiş fenerbahçe'yi asla bırakmazlarmış. bravo kardeşim en fenerbahçeli sensin şu an... yahu biz de fenerbahçe'yi bırakmayız. daha önce de yazdım şimdi de yazıyorum. fenerbahçe amatöre düşsün ben yine destek veririm. asla bırakmam fenerbahçe'yi. ama kendinize gelin beyler. duygusallık edebiyatı yapa yapa kulüp başarısızlığa alıştı. yahu burası fenerbahçe ya. fe-ner-bah-çe!! biz başarısız olamayız. biz winner olmak zorundayız. biz en başarılı takım olmak zorundayız. siz fenerbahçe'yi başarısızlığa reva göremezsiniz. ben de göremem.
bu takım son 10 yılda sadece 2 kere şampiyon olabilmiş ya. 2 lan sadece 2 (yazıyla iki). ahahah şaka gibi, şu istatistiğin bile başlı başına bir rezalet olması gerekirken fenerbahçe taraftarı hala büyüklükle kandırıyor kendini. beyler kusura bakmayın da bizi erzurumspor'dan ya da bursaspor'dan ya da herhangi bir türk takımından daha büyük bir takım yapan şey başarılarımız. uyumayın, uyuşmayın!

ben fenerbahçe her sene şampiyon olmak zorunda demiyorum. ama fenerbahçe 10 senede 2 şampiyonluk alamaz. bu böyle olmamalı.

ulan sabah uyanıyorum ne var diye bakıyorum haberlere. kanada sinan gümüş geliyor. as bek olarak gg caner geliyor. teknik direktör olarak abdullah avcı. sinirlerim zıplıyor. biz yapılanmaya gideceğiz diye ümit ediyoruz. yönetim ''adam'' tayfayı getiriyor. tamamen günü kurtarma amaçlı yapılan bomboş planlar. kaç yıldır aynı akıl. günü kurtarmaya yönelik hamleler. ha bu arada bayağı da kurtarmışız günü, 6 yılda 0 şampiyonluk :d.
ac milan akıllandı yapılanmaya gidiyor. biz ise hala günü kurtaralım. daha çok şey yazacaktım da elim gitmiyor. o kadar çok yazılacak şey var ki konu kopabilir.

neyse velhasılkelam, ali koç bu kafa ile devam ettikçe maalesef fenerbahçe 10 senede yine en fazla 2-3 şampiyonluk alacaktır. hatta bu kadar bile alamayabiliriz. ve artık sıradan bir anadolu kulübü oluruz, o arada galatasaray da boşluktan faydalanır egemenliğini ilan eder lige. zagreb gibi tesis kurar her sene şampiyonlar ligi'nde iddialı bir takım haline gelir. biz de ''fenerbahçe büyüklüğü ne kupa büyüklüğüdür ne şampiyonluk'' diye kendimizi avuturuz. devam edelim bakalım.
gerçekler acıdır. bu yazdıklarım size komik ve ütopya gibi geliyor olabilir ama böyle devam edersek gerçekleşecek. ve iş işten geçmiş olacak.
kısa ömrümüzdeki uzak ara en gerçek şey.

o kadar gerçek ve acımasız ki misal sözlüklerde alakasız bir başlık çok fazla entrylenince 'öldü sandım' şakası yapılır.
bugün kimse hiç bir yerde ahmet çalık'a bu espriyi yapamadı.

her ölüm erkendir pek tabi ki ancak trafik kazaları ya da aniden gelenler daha da erken oldu hissiyatı vermekte. her şeyiniz var, paranız, kariyeriniz ya da aileniz ancak hiç birinin varlığı onun varlığından güçlü değil. 1 dakika önce her şey normalken 1 dakika sonra tuz buzsunuz.

sanki biz insanlar olarak hayatı fazla ciddiye alıyoruz, kendimizi gereksiz fazla önemsiyoruz. neticesinde er ya da geç, inan-inanma, sev-sevme, kabul et ya da etme zamanı geldiğinde cahit sıtkı'nın dediği gibi kimsenin gözünün yaşına bakmadan o da gelecek 35'in ve nicelerinin geldiği ya da gelmesine gerek bile kalmadığı gibi.

imkansız bir dilek ancak umarım bu zımbırtı geldiğinde her birimiz 'güzeldi be' diyebilecek bir durumda olur belki bu hayatta belki de başka bir hayatta...
sözlüğe yeni gelen arkadaşlara bir bilgi vereyim sözlük tarihi ile ilgili.

2. nesil yazar alımları ocak 2020'de başlamıştı ve 1 hafta civarı sürmüştü yanılmıyorsam. ilk 2. nesil yazarlar ocakta geldi. hem de bir sürü 2. nesil geldi. öyle böyle değil. sözlüğümüz bayağı aktif olmaya başladı. normalde ben tüm enrty'leri okurum sözlükte yazılan. ama o gün 500 entry falan girilmişti ve bu rekordu. üstelik maç günü falan da değildi. hepsini okuyamadım tabi.

bu aktiflik sadece 1 hafta sürdü. sonra sözlük iyice aktifliğini kaybetti. siz gelmeden 2 hafta önce günlük 10 entry falan giriliyordu. çok iyi hatırlıyorum, bir gün sadece 7 entry girilmişti. eski fenerbahçe sözlük gibi kapanacak sandım burası. ama şimdi sizin gelmenizle aktiflik yeniden yükseldi.

demek istediğim; kayıt olan yazar sayısı mühim değil. önemli olan aktif olacak yazar sayısı. sözlüğün bu konuya bir el atması lazım. bir kere çaylaklık ve yazarlık aşamalarının yeniden düzenlenmesi gerekiyor. alımların zorlaştırılması gerekiyor ki yazarlık değerli olsun. şu an fenerbahçe sözlük'te maalesef böyle bir şey söz konusu değil.

çok hızlı büyümemiz mümkün değil zaten. kontrollü büyümemiz lazım. kayıtların her zaman açık olmaması lazım (her zaman açık değil benim bildiğim kadarıyla). çaylaklara biraz kısıtlama getirilmesi lazım. bir çaylağın yazar olabilmek için 50 entry girebilmesi lazım, 10 entry çok az. ve bunu 1 haftaya yayması lazım. yani sözlük diyecek ki ''sen 50 entry'i 1 dakikada girsen bile en az 1 hafta beklemen lazım yazar olmak için'' böylelikle sözlüğümüz daha aktif olur.

bunlar benim düşüncelerim en azından. tabi sözlük yönetiminde pay sahibi değilim, yanlış anlaşılmasın. ama benim yazdıklarımın birebir aynısı uygulanmasa bile benzerlerinin uygulanması sözlüğü uzun vadede daha aktif hale getirir diye düşünüyorum. sabır önemli.
türk futbolundaki en kirli 5 maç arasına rahat girer. yeni nesillere asla unutturulmaması gereken bir maçtır. bu maçtaki hem saha içi hem saha dışı rezaletler asla unutulmamalıdır. beşiktaş maçı galatasaraya satmıştır. lütfen sonuna kadar okuyun paylaşın bilenleriniz vardir bilmeyenler de ögrensin
maçın öncesine maça ve bizle olan alakasına değinelim biraz;
maçtan önceki gün "dostluk yemeği" adı altında zamanın beşiktaş başkanı yildirim demirören
(nam-ı diğer tüpçü) ve zamanın galatasaray başkan yardimcisi adnan polat, eşleriyle beraber akmerkez papermoon lokantasında buluşmuşlardır. bahsettiğim maçtan 1 hafta öncedir. dipnot olarak ekliyim o maçtan önce de ziraat türkiye kupası besiktas fenerbahçe yarı final maçı vardır, neyse. iki klubün yoneticisi fair play adı altında verdikleri yemekte flaş açıklamalarda bulunmuştur.
galatasaray başkan yardımcısı adnan polat ziraat türkiye kupasını beşiktaşın kazanmasını istediğini belirtmiştir
bunun üzerine beşiktaş başkanı yildirim demirören: akmerkez’deki buluşmada adnan polat’a "bu yemek için yine çok şeyler yazılacak. kupayı beşiktaş’ın kazanmasını istemen ve düşüncelerini açık yüreklilikle söylemenden dolayı kutlarım. fikir özgürlüğünü kimse sıkıtlayamaz. herkes kendi önüne bakmalı. dedi.
şimdi geldik en cafcaflı bölüme
beşiktaş başkanı yildirim demirören bu bulaşmadan önce lig de galatasarayın şampiyon olmasını istediğini belirtmişti.
ne ilginçtir ki bu açıklamalardan sonra gs yönetimi ile akmerkez de buluşmuştur hem de ertesi hafta inönü de oynanacak beşiktaş galatasaray derbisi varken bu maçın önemini size şöyle anlatayım 22 nisan 2006 günü bu maçtan iki hafta önce fenerbahçe galatasarayı evinde 4-0 eze eze yenmiştir. tarihte bi tarafın bu denli domine ettiği tek derbidir. maç sonunda gs taraftarı 4 yediler diye arabayla sevinç turuna çıkacak kıvama gelmiştir. maç ligin bitmesine 4 hafta kala oynanmış fenerbahçe maç sonucu liderlik koltuğuna oturmuş ve şampiyon olacağı tüm turkiye tarafindan kesin gözüyle bakılmıştır.
yani anlayacağınız galatasarayın şampiyon olabilmesi için 2 hafta sonra hem bjk yi deplasman da yenmesi ve bizim kolay fikstürümüzde puan kaybetmemiz lazımdı. kısacası normal şartlarda galatasarayın şampiyon olabilmesinin imkanı yoktu.
evet şimdi gelelim başlıktaki maçımıza. maçın oynandığı hafta beşiktaş 51 puan ile 5. sıradaydı. şampiyonluk şansı çoktan bitmiş sezonu kapatmıştı. galatasarayın ise yendiği taktirde ufak olan şampiyonluk şansı devam ediyordu.
maçın başlarında besiktaş kalecisi cordoba amatörce bir sekilde necati ateşin ayağına kayarak penalti yaptirdi. maçın hakemi firat aydinus penaltiyi verdi karar dogruydu fakat beşiktaş kalecisi net bir şekilde penaltıyı bilerek ve isteyerek yaptı. topun başına geçen necati ateş topu direğe vurdu. ilk yarısı sıfır sıfır biten maçın ikinci yarısında 51. dakikada attığı gol ile tümer metin beşiktaşı 1-0 öne geçirmiştir. golden 12 dakika sonra ahmed hassan, sergen yalçın değişikliyi gelmiştir beşiktaştan. değişiklik yapıldıktan 1 dakika sonra galatasaray hasan kabzenin golü ile eşitliği bulmuş ve skoru 1-1 yapmıştır.
bundan sonrası en önemli kısım :
maçta 89. dakikada beşiktaş kontra atağa çıktı ve gs savunmasını 5 e 3 yakaladı orta sahada topun başında olan isim sergen yalçındi. türk futbolundaki gelmiş geçmiş en yetenekli futbolcu olan sergen yalçın ben dahil bir çok kişinin kabul ettiği bir gerçek. sergen yalçın o pozisyonda tam 10 farklı kombinasyonda gol atabilirdi veya attirabilirdi "ince pas" "ara pas" ve "doksana çakma" gibi meziyetlerde dünya tarihinin en iyilerinden biri olan sergen yalçın o pozisyonda topu biraz sürdükten sonra dikine gitmek gol veya pas atmak yerine maldonado vari bir hareketle topu sağına cekip geri pas atmıştır.
bu da pozisyonun videosu:
[embed_basic url=www.youtube.com/embed/XzST7qeeT_c]

dahası var daha bitmedi 2 dakika sonra ise beşiktaşın maç başında bilerek penaltı yapan kalecisi cordoba kaleden topu galatasaraylılara atmıştır. hakan sükürün kafa ile indirdiği topa vuran hasan kabze galatasarayin ikinci golünü atmış ve skoru 1-2 ye getirmistir. golle beraber maçı first aydınus bitirdi ve galatasaray inönü de beşiktaşı yenerek imkansiz olan şampiyonluk şansını beşiktaş ile alenen şike yaparak mucizelere bıraktı.
veeeee evet tabiki o mucizeler gercekleşti :)))
bahsettiğim mucize o ünlü denizlispor-fenerbahçe maçı. o maçta olanlar zaten tüm turkiyenin malumu. en az 10 kere iptal edilmesi gerekirken oynanan maç, hayatını fener düşmanlığına adamış erman toroğlunun bile kesinlikle iptal ederdim dediği maç. şeref yoksunu selçuk derelinin utanmadan oynattirdigi maç. denizlispor tribünlerine galatasaraylilarin girip maçı oynatmadiklari sabote ettikleri her dakikasında sahaya meşale ve konfetti firlattiklari maç. bir polisin yüzüne gelen meşale sonrası yuzunun yandığı maç. tüm bunlara rağmen iptal edilmeyen maç. o maç 1-1 bitti ve fenerbahçe denizli ile berabere kaldigi için şampiyonluğu kaçırdı(çalındı). oysaki daha 1 ay önce trabzonu deplasmanda yenip ertesi hafta galatasaraya evin de 4 tane çivilemişti. saha dışı gücü yüksek olan taraf şampiyon oldu.
aslında bu maçın etkileri sadece bir şampiyonluk değildir daha da fazlasıdır geniş bakmak gerekiyor.
fenerbahcenin bence gelmiş geçmiş en iyi teknik direktör olan daum bu sezon şampiyon olamadı diye aziz yildirim tarafından görevine son verilmiştir (ondan önceki iki sene şampiyon olmasına rağmen bu sene sampiyonluk çalınmasaydı 3 sene üst üste olacaktı)
o senelerde korkunç bir fener üstünlüğü vardı. fenerbahçe hem ekonomik güç olarak hem de saha içinde oynadığı futbol ile rakiplerini tir tir titretiyordu. o eski fenerbahçenin bitişi bu dönem ile başladı. fenerbahçe eğer 4 sene üst üste şampiyon olmuş olsaydı kendi tankını uçağını üretirdi. o zamanlar fenerbahçe bjk içinde gs içinde bir rol modeldi hepsinden önce modern stadını inşa etti ve ekonomik olarak hepsinden daha refah bir seviyede idi. 4 sene üst üste şampiyonluk gelseydi ve 4. şampiyonluk 100. yıl şampiyonluğu olsaydı fenerbahçe baş edilemez bir güç olacaktı. heh bu maç yaşanmasaydı eğer işte bu dediğim şey olacaktı 4 sene üst üste şampiyon olup sonuncusu 100.yıla denk gelecekti.
sonuç olarak galatasaray eskiden de aliskin olduklari çalıntı haram şampiyonluklarına bir tane daha ekledi. teşvik primli şampiyonluklardan himmetli şampiyonluklara, himmetli şampiyonluklardan bjk ile yapılan şike ile kazanılmış şampiyonluğa. daha adamlar geçen sene rize de olmayan penaltı ile şampiyon oldu :))) çok da büyük bir olay değil aslında galatasaray için.
he bu arada dipnot: türkiye kupasını o sene beşiktaş kazanmıştır bunların bir karşılığı olacaktı elbet :)
hakkım hakkımız haram olsun
beşiktaşa da galatasaraya da
unutma unutturma fenerbahçeli !!!!!!!!