Teknik Direktör

Doğum: 26 Temmuz 1968
Uyruk: Portekiz
Kesinlikle hakkının yenildiğini düşündüğüm birisidir.

Oynattığı futbolu beğenmemekle birlikte, kendisinin kötü bir teknik direktör olduğunu düşünmedim. Neden?

Basın ve rvp'nin kendisi rvp- fernandao krizi yarattı. Elbette rvp süperstar idi. Ama bitikti. Teknik adam bunu fark etti, bu yüzden ikinci yarilarda oyuna sokuyordu. Verimsiz de değildi her ne kadar tripli de olsa. Fakat yönetim çıkıp sakat oyuncu aldık, hoca o yüzden oynatmıyor diyemedigi için sürekli bu krizle geçti sezon, taa ki rvp ilk 11'e girip fernandao'nun kulübeye gönderildiği zamana kadar. Eğer dikkat ederseniz de işte o Zaman asıl şampiyonluk şansı gitti.

İkinci olarak Hasan Ali - Caner krizi. Hasan Ali o sezon bence pozisyonun Türkiye ligindeki en iyi performansını gösteriyordu. Caner de düşük tempoluydu, kesik yiyordu. Sürekli arka kapılarda şikayet ettiğini biliyorduk. GS maçı olana kadar bu rotasyon dönüyordu. GS maçı öncesinde yedek olduğunu duyunca soyunma odasında hocaya dikleniyor herkesin icinde. sonrasında da soyunma odasından çıkıp gidiyor. Maça dakikalar kala yaşanan bu gelişme takımı dağıtıyor konsantrasyon olarak.

Çok yüksek bütçeli bir kadro verildi ve basın sezon başlamadan açık ara yapmasını, 100 gol rekorunu kırmasını falan bekledi sezon içinde de bu beklentinin getirdiği baskıyı yaşadı.

Ayrıca yabancı bir teknik direktör olduğu için yerli hocalara yapamadıkları çirkefliklere maruz da kaldı.

Ayrıca tarihin en iyi Beşiktaşlarindan teki ile yarışmak zorunda kaldı. Nefis bir hücum takımıydı, haklarını vermek gerek.fakat biz de kötü değildik. çok gol atamıyorduk ama çok da yemiyorduk.

Son olarak Monaco eleme turunun ardından gönderildi kendisi. İlk maçta falçaonun da oynadığı, o sezon yarı finale çıkacak takımı tek kale oynadığı maçta yeteri kadar pozisyona girmesine karşın Benfica maçında olduğu gibi değerlendirmeyince elendi sonrasında da gönderildi.

Bütün yukarıdaki gerekçeler sonucunda şanssız birisi olduğunu söyleyebiliriz.o meşhur Monaco maçından önce takımı 3-5-2 ye çevirdi diye yerden yere vuruldu. Neymiş yeteri kadar hazırlanmadan 3lü savunma yapılır mı falan filan...ama yıllar sonra bir teknik direktör Avrupa kupası maçından hemen önce 3-5-2'ye dönüp üstüne kendi sahasında psg ve Madrid takımlarına yenilmesine rağmen " harika bir taktik değişim, işte özlenen değişim, Hoca'dan neşter " gibi gibi methiyeleri alıyordu bu teknik direktör Fatih terim. O da bir maçta taktik değiştirir ama övgü alır. İste yalama basına da güzel bir örnek.

Hoca belki o zaman büyük takım yönetmek için hazır değildi, belki daha orta seviye bir kadro ile daha başka işler de yapabilirdi. Belki de o kadardı çapı. Fakat Fenerbahçe başında ne kötü hocalar gördük, içlerinde o kadar da kötü olmayanlardan tekiydi bence.
"Dünyanın en iyi teknik direktörlerinden biriyim. Bu konuda mütevazi olmayacağım kıyaslanmam gereken isimler Guardiola ve Kloop’tur. Ben, Kloop ve Guardiola dünyanın en iyileriyiz."