çok ciddi sorunlarla karşı karşıya olan güzel ülkem.

uzun zamandır süregelenlerinden bir tanesi de mülteci sorunu. son günlerde sınır kapılarından rahatlıkla girebilen bu mültecilerin içinde potansiyel katilinin, hırsızının, tecavüzcüsünün yığınla olacağı çok bariz. eğitimsizlik ve fazla nüfus zaten ülkenin en büyük problemlerinin başında yer alırken, bir de yanan bu ateş daha da körükleniyor.

yanlış bir, üç, beş tane değil ki. dahası da var maalesef. ülkenin ekonomisinden tut adaletine kadar her hücresi korkunç derecede yozlaşmış vaziyette. hazin bir sona doğru yaklaşıyoruz. ve üzülerek söylüyorum ki, bu durum böyle devam ettiği müddetçe, hazin sona ivmeli bir şekilde yaklaşmaya devam edeceğiz.

önceden gelecek hakkındaki ümitsizliğim sadece ekonomik refahla ve yaşam kalitesiyle alakalıyken; artık ümitsizliğim, yerini ülkenin ulusal bir güvenlik sorunu içinde olduğu gerçeğinin yarattığı doğal korkuya bıraktı. evet, bu hayatta en büyük korkularımdan birisi artık bu maalesef. öyle bir korku ki, artık bu hayattaki en büyük zevklerimden biri olan sporla bile ilgilenesim gelmiyor. sanki bütün ülke bir kurtuluş savaşındaymış da, mahalle yanarken sporla ilgileniyormuşum gibi hissediyorum.

yazıklar olsun. bu duruma gelmemizde kimin emeği varsa yazıklar olsun. bu sözlüğün ilgi alanı bunu karşılar mı bilmiyorum ama karşılamalı. çünkü eğer bu konular bugün konuşulmazsa, yarın "ilgi alanımız" dediğimiz spor bile konuşulamayacak.