1892-1975 yılları arasında yaşayan İspanyol diktatör, aynı zamanda Santiago Barnabeu'nun da çocukluk arkadaşı.franco, Muhtemelen futbolun kitleler üzerindeki etkisini ilk farkeden kişiydi.ispanya ligi, ona göre ispanya'nın birliğinin sembolüydü.katalan ve bask bölgelerinin sembol takımları Barcelona ve bilbao'yu ispanya ligine sokarak halkın zihnindeki tek ispanya fikrini pekiştirdi.daha sonra ise yabancı kuralını esneterek İspanyol kulüplerinin, dünyanın en iyi kulüpleri olmasının yolunu açtı.öte yandan real madrid'i merkezi Hükümetin elçisi olarak gören franco, kulübe destek oldu ve real Madrid 21 yıl aradan sonra 1953'de şampiyon oldu, sonrasında ise talihsiz mazisinin acısını çıkartırcasına lig ve Avrupa'da fırtınalar estirdi.franco'nun tüm bunlara rağmen bir spor adamı olduğu söylenemez. O daha çok futbolu siyasi çıkarları için kullanırdı, tıpkı bir diğer diktatör olan Adolf hitler'in 1936 Berlin olimpiyatları'nda nasyonal sosyalist rejiminin propagandasını yapması gibi.

Edit: Aynı zamanda franco, 36 yıllık iktidarında muhalif insanları katletmiş ve sonuç olarak ispanya'yı Kamboçya'dan sonra dünyanın en çok toplu mezara sahip ülkesi yapmıştır.ikinci dünya savaşına neden girmediği ise, bugün bile İspanya'daki birçok akademik çalışmanın konusudur.akademik dünyada bu konuda kesin bir yargıya varılamamıştır, hal böyleyken bu konuda kolayca franco şu nedenle savaşa girmedi demek doğru değildir.ancak Hitler son notlarında, güney Fransa'da bazı topraklar karşılığında kolayca ispanya'yı savaşa sokabileceğini ama bunu tercih etmediğini söyler.hakeza bir diğer Akdeniz ülkesi olan italya'nın savaşa girerek Almanya'ya getirdiği yük ve Mihver grubunun yenilgisinde önemli pay sahibi olması da Hitler'in dediklerini mantıklı kılmaktadır.